‘Well being’, şu sıralar çok sık duyduğumuz çalışma trendlerinden biri. Birçok kurum, çalışanlarının fiziksel ve psikolojik sağlığına önem verdiğini göstermek adına çalışmalar yapıyor, şirket içi etkinlikler düzenliyor veya app.’ler geliştiriyor.
Siz de kurumunuzda, iyi bir well-being programı geliştirmek istiyorsanız, beş adımda, projenin ana basamaklarını geliştirebilirsiniz.
Konuyu bir iş kolu olarak ele alın:
İlk etapta yapmanız gereken, bu program ile ‘sağlıklı bir çalışan’için hangi problemleri çözmeye ve hangi yararları sağlamaya odaklanacağınızın çerçevesini net bir şekilde çizmek olacaktır.
Fiziksel Sağlık:
Birçok kurum bunu spor salonu üyelik indirimleri gibi algılasa da, fizik sağlığını bütünsel olarak ele almak ihtiyacınıve gerekirse konunun uzmanlarından destek alarak çalışanlara toplu bir paket olarak konuyu iletmeyi hedefleyin.
Zihin Sağlığı:
Zihin sağlığını ister psikolojik rahatlık ister duygusal dayanıklılık, nasıl tanımlarsanız tanımlayın, bu kısmın fiziksel sağlıkla birlikte en önemli adımlardan biri olduğunu ihmal etmeyin. Stresi, dikkat dağınıklığını ve kaygıları azaltmak için tüm çalışanların sağlıklı ve dinlenmiş bir psikolojiye ve zihne ihtiyacını olduğunu hatırlayın ve ruh sağlığını amaçlayan programlar kurgulayın.
Finansal Sağlık:
Finansal sağlık, terim olarak çok aşina olmasak da yaşam koşullarında içinde muhtemelen size tanıdık gelecek bir tanımdır. Birçok çalışma gösteriyor ki, finansal sorunları ile uğraşan çalışanların kaygı ve stres oranları diğerlerine göre çok daha fazla. Kurumunuzda bu konuda bir sıkıntı olduğunu düşünüyorsanız, ücret politikaları ve takdir&ödüllendirme programları ile ilgili de bir şeyler yapılması gerekiyor demektir.
Aile ve Yakın Çevre Sağlığı:
İş dışındaki hayatlarımız, iş yerindeki hayatlarımızı çok büyük ölçüde etkiliyor. Çalışanların ailelerini ve yakın çevrelerini de etkileyen sağlık programları, özel sigortalar gibi paketlerin yanı sıra, ölüm, hastalık ve doğum gibi durumlarda da çalışanlarınızın koşulsuz yanında olmanız da oldukça önemli.
the 4C1H team
Günümüzde teknoloji hızla ilerliyor, yapay zekâ ve otomasyon neredeyse her işin bir parçası haline geldi. Artık pek çok işimizi bu teknolojik yardımcılarla daha hızlı ve verimli yapabiliyoruz. Ama ne olursa olsun, iş hayatının merkezinde hala insana özgü
Gün içinde kendimizi akışa kaptırıyoruz. Uzayıp giden yapılacaklar listesi, bitmek bilmeyen toplantılar ve yetişmesi gereken işler arasında kendimizi bir döngüye sıkışmış gibi hissetmek oldukça normal.
İK ekipleri, iki farklı kuşağın arasında kalmış durumda, adeta bir köprü kurma sanatıyla uğraşıyor. Bir tarafta detaylı raporlar ve düzenli toplantılar bekleyenler, diğer tarafta kamerası kapalı toplantıya katılanlar…
Hikaye anlatıcılığı, insanlarla güçlü bir iletişim ve bağlantı kurmanın etkili yöntemlerinden biri. Aynı zamanda, her beceri gibi, yeterli ilgi ve çalışmayla geliştirilebilen bir beceri.
Yapay zeka, İnsan Kaynakları süreçlerine ciddi bir derecede entegre olmuş durumda. “GenAI One Year Later” başlıklı Gartner Webinar’ında Eser Rızaoğlu’nun aktardığına göre, 2022 yılında İK fonksiyonlarının %52'si GenAI’ı keşif aşamasındayken, bugün %49'u b
Şirket kültürü işe alım ve elde tutma konusunda artık çok kritik bir yerde duruyor. Yakın zamanda yapılan Glassdoor anketi, iş arayanların %77'sinin iş arama sürecinde şirket kültürünü önemli ölçüde dikkate aldıklarını ve bu eğilimin giderek yükseldiğini
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.