Geçtiğimiz gün çalışan deneyimi trendlerinin yeni döneminin yaklaştığından bahsetmiştik. #HUMANS’ta bugün, çalışan deneyimini biraz daha yakından inceliyoruz.
Kültür, insanların başarılarının yanında başarısızlıklarını da deneyimleyebilecekleri, içinde bulunulan organizasyonun değerleriyle mutlu, doyumlu bir şekilde yaşayabilecekleri, güvenli bir ortamda potansiyellerini geliştirmelerine yardımcı olan bir inanç sistemidir.
Her kültür, şirkete özgüdür. Doğru bir şirket kültürüne sahip olmak, en iyi stratejik plandan daha değerlidir çünkü bir rakibinizin stratejik planını alıp kendinize uyarlayabilirsiniz ama kültürünü taklit edemezsiniz. İşte tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda insanın o şirkete girişinden çıkışına kadarki yaşadığı deneyim olarak aktarılan çalışan deneyiminin vazgeçilmez bacaklarından biridir kültür.
Çalışanların da bu kültüre -en azından bir kültüre- dahil olmayı istemeleri gerekir. Peki bu istek yoksa nasıl oluşturulur?
Bu isteği oluşturmak, güçlendirmek yine İK departmanının ve yönetimin el ele vermesiyle gerçekleşir. Bahsettiğimiz gibi, çalışanlar sadece happyhour’lar ile eğlenmek ya da şirket içi futbol turnuvaları beklemiyor, onlar anlam arıyor.
Bu anlamı ararken -aslında hepimizin- sık sık kafasından geçen bazı sorular iş dünyası ile kesişiyor: ''Neden varız? Sabah gelip o masaya neden oturuyoruz ya da o makinenin başına neden geçiyoruz? Organizasyon içerisinde neredeyiz? Hayallerimiz ne? O hayallere ulaşmak için neler yapıyoruz? Şirketim hayallerini benimle paylaşıyor mu? Şirketin değerleri ile benim değerlerim örtüşüyor mu?'‘...
Çalışanları dinlemek, anlamak ve onlara anlamı ararken kullanacakları araçları sağlamak bir kurumun kültür bacaklarının olmazsa olmazıdır. Bu araçlar bazen bir eğitim programı bazen bir outdoor gezi bazen de bir keynotespeaker veya koçluk programı olabilir. Bir kahve içerken beş dakikalık bir konuşma bile olabilir. Önemli olan, insanlara anlam arayışlarında yardımcı olurken samimi olduğunuzu göstermek ve kendilerini kıymetli hissettirmek.
the 4C1H team
Birçok kişinin ve farklı kültürlerin bir arada olduğu çalışma ortamı içinde herkesin aynı şeye inandığı bir ahlak anlayışı yaratabilmek mümkün mü? Evet mümkün! Yazdığımız adımlarla etik bir kültür anlayışı yaratarak…
Uzaktan çalışma disiplini, çalışan deneyimi penceresinde çok yeni bakış açıları kazandırdı. Artık yapılması gerekenler, üzerine düşünülmesi gerekenler çok daha farklı. Bu durumun hem artıları hem eksileri var. Birçok araştırmadan çıkan verileri derledik.
Uzaktan çalışmanın hayatımıza girmesi ile artık bırakmamız gereken alışkanlara bir göz atalım!
Dünya Değerler Günü'nde değerinizi fark edin!
“Az çoktur” yani daha bilinen haliyle “Less is more” tabiri, genellikle mimaride, artık indirgenemeyecek kadar güzel bir şey yaratmak anlamına geliyor. Bu elbette günümüzde bir yaşam tarzı halini aldı ve bu sözden öğreneceğimiz çok şey var!
Uzaktan çalışma kültürü hayatımıza iyice yerleşmişken ve koltuğundan ayrılmaya pek de niyeti yokken, iş dünyasındaki dijital varlığımızı daha görgülü ve saygılı hale getirmek için birkaç ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istedik.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
You may contact us via hello@4c1h.com
or by filling the form below: