“Bütün insanlar onur ve haklar bakımından özgür ve eşit doğarlar.”
BM İnsan Haklar Bildirgesi
2030 yılında daha yaşanılası bir dünya için eşitsizlikleri azaltmak ve kimsenin geride kalmamasını sağlamak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının bir tanesidir. COVID-19 salgını ve dünyanın sahne olduğu diğer krizler mevcut eşitsizlikleri derinleştirerek en yoksul ve en savunmasız toplulukları derinden etkilerden aynı zamanda, sosyal, politik ve ekonomik eşitsizlikler salgının etkilerini artırmıştır. Bu anlamda salgın, son yıllarda eşitsizliklerin atılması konusunda kaydedilen sınırlı ilerlemeyi de riske atmıştır.
Dünya genelinde insan hakları alanında kaydedilen ilerlemeye rağmen kadınlar, göçmenler, yaşlılar, LGBTİ+ bireyler ve engelliler işgücü piyasasında ve genel olarak toplumda hala sınırlama ve dışlanmaya karşı karşıya kalmakta. Dünyanın genelinde artan yabancı düşmanlığı ve ötekileştirme; toplumsal ve ekonomik alanda farklı kimliklerden gelen birey ve grupların daha da dışarıda bırakılmasına sebep olurken, ekonomik ve sosyal açıdan büyük bir tehdit oluşturmakta.
Toplumun bir yansıması olan iş yerlerinin farklı kimlik ve özellikler taşıyan çalışanlarına daha iyi çalışma koşullarını sunması, çeşitlilik ve kapsayıcılık temelli politikalar belirlemesi şirketler için büyük bir potansiyelin kapısını aralamakta. Boston Consulting Group (2019) araştırmasına göre, çeşitlilik temelli oluşturulan yönetim kadroları, inovatif çözümleriyle şirketlerine %19 daha fazla gelir getirmekte. Bunun yanı sıra, çeşitlilik ve kapsayıcılık temelli uygulamalar yönetim aşamalarında daha iyi kararların alınması, yeni ürün ve hizmetlerin tasarım süreçlerinde inovatif yaklaşıma yol açması gibi açılardan şirketler için kritik bir önem arz ediyor.
Şirketlerin faaliyet gösterdikleri toplumlara karşı sorumlu davranmaları, daha adil ve eşitlikçi bir toplum için çaba sarf etmeleri de bekleniyor. Bu bağlamda, şirketlerin iş yerlerinde ve değer zincirlerinde ayrımcılığı önlemek ve eşitliği tesis etmek her şeyden önce etik yükümlülüklerinden bir tanesi.
Şirketinizin eşit ve kapsayıcı kurum kültürü oluşturabilmesi için neler yapabiliriz hello@4c1h.com’a mail atın, gelin birlikte konuşalım.
Anıl Demirci / Account & Community Manager
Kaynakça:
Bu metinde deneyim sözcüğünün çeşitli karşılıkları üzerinde durarak bilgilerimi tazelemek istiyorum. Tıpkı yeni bir sözcük türetmek için ölü dillere dönerek oradan kök almak gibi, deneyim sözcüğünün çeşitli disiplinlerdeki anlamlarına bakarak yeni fikirle
Felaketi bire bir yaşayanlar oldukça zor bir dönemden geçerken, uzaktan takip eden bizler de ikincil travma sahibi olduk. Hepimiz çalışırken bile haberleri dinliyor, depremzedelerin acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Peki bu süreçte, ikincil travmaya sa
Bu ay okuduğum bir makale* beni kurumsal nezaket kavramını düşünmeye sevk etti. Kurumsal nezaket, bir kurum içerisindeki çalışanların, liderlerin kendi ekip arkadaşlarıyla, müşterileriyle, tedarikçileriyle iletişim kurarken bunu saygı, empati ve nezaket ç
Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz ile yaptığımız toplantıda, üzerinde sonradan da epey düşündüğüm bir soru geldi: ‘Bu kadar yüksek enflasyonun, rekabetin olduğu bir ortamda ben değerler iletişimi ile çalışanların gözündeki inandırıcılığımı nasıl sağlarım, o
Bu blogda bugüne kadar pek çok psikolojik ve hatta edebi olguyu çalışan deneyimiyle ilişkilendirdik. Çalışma hayatı doğası gereği birçok farklı alandan öğeleri içinde barındırıyor ve biz de onu bu öğelerle açıklayabiliyor, anlamlı hale getirebiliyoruz. Bu
2022’yi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık. Ülke gündemi bir yana benim için yeniliklerle dolu bir seneydi. Bu yeniliklerden biri de 4C1H ile başlayan yolculuğum oldu. Temposu yüksek, keyifli ve bir o kadar da öğretici bir yıl geçirdim. Peki neler mi öğre
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.