Bundan birkaç sene önce, ‘İK departmanları, kendisine bir eş seçse kimi seçerdi?’ diye sorsalardı, muhtemelen finans departmanları en yüksek oyu kazanacaktı. Ancak, son üç dört senedir, İK’nın en yeni ve kendi ruhuna en uygun partneri sahnedeki yerini aldı: Pazarlama!
Algıları, davranışları değiştirmek ve marka bağlılığını artırmak gibi üç ana konuda ortak hedefleri olan bu iki yapı, çalışma yöntemleri olarak da aynı teknikleri kullanıyor. Elbette işin çoğunlukla iletişim kısmından bahsediyoruz, matematiksel tarafları, raporlamalar vb. süreçler (kısmen!) konumuzun dışında.
Bakalım, bu iki departmanın ortak noktaları nerelerden geçiyor?
* Pazar araştırmaları
İki departmanın da ortak özelliği, tüketicilerinin ihtiyaçlarını doğru analiz etmek ve bu ihtiyaçlara etkili yanıtlar vermek.
Hedef kitledeki insanların kim olduğu, haklarında ne düşündükleri ve ne hissettikleri, hem pazarlamanın hem İK’nın yanıt aramak zorunda olduğu konular. Dış tüketici için kullanılan müşteri personasının bir benzerini, çalışan personası içeriklerinde görüyoruz.
* Pazar bölümlemesi
Başarılı tüketici organizasyonları, kendileri ile değil, pazarın ne istediği ve ne zaman istediği ile ilgilenirler. Buna göre, farklı tüketici gruplarına, farklı miktar ve fiyatlarda, farklı reklam mecraları kullanarak hedefleme yaparlar.
Bir benzerini bize HR metrikleri sunuyor. Çalışanların davranışları, hangi kıdem yılı içinde ne düşündüklerine dair bilgiler ve benzeri datalar, İK profesyonellerinin çalışan deneyimi ve işveren markası süreçlerindeki en önemli yol arkadaşları olarak karşımıza çıkıyor.
* Kampanyalar
Geliştirilen ürünlerden / hizmetlerden daha önemlisi varsa, o da bunları nasıl ve ne zaman pazarladığınız ile ilgili ortaya koyduğunuz çabada gizli. Geliştirdiğiniz bir İK politikasını, ya da yeni bir süreci ‘hikayeleştirerek’ anlatmak son yıllardaki en önemli gelişmelerden biri. Aynı pazarlama departmanlarındaki gibi, satılan ürünü / hizmeti tüketicinin alması konusunda, onları cesaretlendirmek gerekiyor. Bu da iyi bir hikayeden, özetle iyi bir kampanya kurgusundan geçiyor. Örneğin, standart bir liderlik programı yerine, o programın özetle ne söylemek istediğine dair bir film, kitap önermek, birlikte bir TEDX konuşması izlemek ya da insanların bir araya gelerek başarısızlık hikayesi anlatabilecekleri platformlar yaratmak çok daha etkili sonuçlar yaratabiliyor.
Markanın dışarıdaki söylemi ve vaadi ile içeridekinin uyuşması, bu ikisinin birbiri ile paralel bir şekilde ilerlemesi, şirketin uzun vadedeki başarısı ve hem müşteri hem çalışan bağlılığı açısından son derece önemli. Bu sebeple, pazarlama iletişimi ve işveren markası süreçlerinde görevli ekip çalışanlarının kol kola ilerlemesi ve birbirlerini her anlamda beslemeleri, bu süper çiftin başarısı açısından vazgeçilmez!
the 4C1H team
Bu metinde deneyim sözcüğünün çeşitli karşılıkları üzerinde durarak bilgilerimi tazelemek istiyorum. Tıpkı yeni bir sözcük türetmek için ölü dillere dönerek oradan kök almak gibi, deneyim sözcüğünün çeşitli disiplinlerdeki anlamlarına bakarak yeni fikirle
Felaketi bire bir yaşayanlar oldukça zor bir dönemden geçerken, uzaktan takip eden bizler de ikincil travma sahibi olduk. Hepimiz çalışırken bile haberleri dinliyor, depremzedelerin acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Peki bu süreçte, ikincil travmaya sa
Bu ay okuduğum bir makale* beni kurumsal nezaket kavramını düşünmeye sevk etti. Kurumsal nezaket, bir kurum içerisindeki çalışanların, liderlerin kendi ekip arkadaşlarıyla, müşterileriyle, tedarikçileriyle iletişim kurarken bunu saygı, empati ve nezaket ç
Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz ile yaptığımız toplantıda, üzerinde sonradan da epey düşündüğüm bir soru geldi: ‘Bu kadar yüksek enflasyonun, rekabetin olduğu bir ortamda ben değerler iletişimi ile çalışanların gözündeki inandırıcılığımı nasıl sağlarım, o
Bu blogda bugüne kadar pek çok psikolojik ve hatta edebi olguyu çalışan deneyimiyle ilişkilendirdik. Çalışma hayatı doğası gereği birçok farklı alandan öğeleri içinde barındırıyor ve biz de onu bu öğelerle açıklayabiliyor, anlamlı hale getirebiliyoruz. Bu
2022’yi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık. Ülke gündemi bir yana benim için yeniliklerle dolu bir seneydi. Bu yeniliklerden biri de 4C1H ile başlayan yolculuğum oldu. Temposu yüksek, keyifli ve bir o kadar da öğretici bir yıl geçirdim. Peki neler mi öğre
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.