Dün başladığımız gerçek hikayenin devamı!
Değişim için önce ona istek duyulmasını sağla!
Kulağa biraz ters gelecek olsa da, Nayar yaptığı işin ilk adımını mutsuzluk yaratmak olarak tanımlıyor. Şirkette değişime ihtiyaç olduğu ya da iyileştirilmesi gereken yönler olduğu ile ilgili hiçbir farkındalık olmadığı halde kendisinin sürekli olarak değişim ihtiyacından bahsettiğini söylüyor. Hatta bunun için ‘ayna ayna’ taktiği yaratmış ve ‘Ayna ayna, en çirkiniyim ben burada!’ demeyi başlatmış. Böylece tüm sorunları, iyileştirilmesi gereken noktaları göz önüne çıkarmış, odanın ortasında duran ama kimsenin söylemeye cesaret edemediği fili görünür kılmış. Ve ABD’den İngiltere’ye, Almanya’dan Japonya’ya birçok farklı yerdeki ofisleri ziyaret ederek konuşmaya ve birebir iletişimler kurmaya başlamış. İnsanların dışarıya çıkmak, restoranlara gitmek, eğlenmek için para harcadığı ve mutlu hissettiği bir dünyada her gün geldikleri ve kendilerine para ödenen bir dünyada neden mutsuz olduklarını incelemeye özen göstermiş. Çünkü, çalışanların maddi beklenti yanında, kendilerine sunulan vizyon vaadi için de o şirkete her gün geldiğini biliyor. Çalışana değer veriyor, sıkıntılarını dinliyor, birebir olarak vizyonunu, felsefesini anlatıyor.
Şeffaf bir güven ortamı
Elbette attığı daha gözle görülür diğer adımlarla da bu sürecini destekliyor. ‘Blueprint meeting’ adını verdikleri görüşmeler başlatıyor, neleri daha iyi yapabileceklerini sesli olarak tartışmaya başladıkları, Delhi’de 3 gün süren ve yüzlerce kişinin katıldığı konferanslar düzenliyor.
Şirkette hem yöneticiden çalışana hem çalışandan yöneticiye gerçekleşecek geri bildirim kültürünü başlatıyor.
Şirketin tüm finansal datasının herkes tarafından izlenebileceği, online bir platform kuruyor.
Çalışan ve yöneticilerin birbiri ile direkt olarak, her yerden ve her zaman iletişime geçecekleri online bir platform kuruyor.
Başarı oranları
Tüm bunların sonunda, şirketin bugün geldiği noktanın haricinde, dönüşümden sonraki ilk dört yılda:
Tüm bunlar ve HTL Technologies’in bugün geldiği nokta, çalışana öncelik veren ve onların isteklerine yanıt veren şirketlerin, maddi kazanç bakımından da karlı çıkacağının göstergesi.
Meraklısına:
Vineet Nayar’ın First Employees, Second Customers isimli kitabını internet üzerinden temin edebilirsiniz.
Aynı zamanda bu linkten kendisinin TedX konuşmasını dinleyebilirsiniz.
the 4C1H team
Picasso bir restoranda otururken bir adam onu tanır ve yanına gelerek uzattığı peçeteye bir şeyler çizmesini rica eder. Picasso adamı kırmaz ve cebinden çıkardığı kurşun kalemiyle kara kalem bir çizim yapar. Birkaç çizgiyle tam bir Picasso eseri olan bir
Her fırsatta söylediğimiz bir şey var: Çalışan deneyimi atıştırmalıkların, etkinliklerin ve hediyelerin çok daha ötesinde! Bu gibi jestler ancak çalışanı anlayan, ihtiyaçlarının farkına varan, yanıt veren, anlam bulduran bir deneyimin içinde değer kazanab
İzleyenleriniz var mı bilmiyorum ‘’Aaahh Belinda", 37 yıl sonra Netflix ekranlarında tekrar seyirciyle buluştu ve beni kendi dünyasının içine çekti!
Uçuş görevlilerinin sürekli rehberlik sağlayarak ve empati göstererek, bazen endişeli olabilecek durumları daha rahat hale getirmeleri, yolcuların ihtiyaçlarına cevap vermeleri, çalışma ortamındaki liderlerin de ekip arkadaşları için çaba göstermelerini h
Evden çalışmanın avantajlarını tatmış bir kitleyi haftada 3 gün ofise getirirken daha çok “bir arada”lığın gücünden yararlanmak, kurum kültürünü bu anlamda beslemek gerekir.
Procrastination veya dilimizde sıklıkla “hastalık” kelimesi ile beraber kullanılan erteleme davranışı, kişinin işlerini bilinçli bir şekilde geciktirmesini tanımlar. Fakat, kulağa inandırıcı gelmese de ertelemenin şaşırtıcı faydaları da olabilir!
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.