"Başkalarından uygulama ve işleyiş kopyalamayın. Bunu yaparsanız, ilerlemeyecek veya bir fark yaratmayacaksınız. Farklı bir şey yaratmak istiyorsanız, başkalarının, işleri nasıl farklı bir şekilde yaptığından ilham alın. Deneyimleyin."
Bu sözler, İspanyol iş insanı Koldo Saratxaga'ya ait ve yeni bir şeyler ortaya çıkarmak, farklılaşmak için ne yapılması gerektiğini çok güzel özetliyor.
Şimdi gelin, iki iş insanının deneyimleri üzerinden kendimizi özgürleştirerek nasıl yepyeni bakış açıları kazanacağımızı inceleyelim!
Kendinizi Kaybedin!
Hindistan’ın en büyük halı üreticilerinden Nand Kishore Chaudhary (NKC), kendini, kişiliğini kaybetmeye çalıştığını belirtmiş. Nedenini de şöyle açıklamış:
"Her zaman kendime, 'Organizasyonumdaki en büyük sorun benim.' derim. Problemin kaynağı benim. Benim eski davranışlarım, eski bakış açım, eski alışkanlıklarım…
…Bilinçsizlik tarafından yönetiliyorum, her zaman otomatik pilottayım. Bu yüzden, kendinizi kaybetmenin, hayatta nasıl bir fark yaratabileceğiyle ilgili şeylerden zevk alıyorum.
…Birçok deneyimle doluyuz. Ama onları nasıl ortaya çıkaracağız? Veya nasıl unutacağız? Veya gerçekten bir fark yaratan, minnet uyandıran deneyimlerimizi nasıl gün yüzüne çıkarıp onlara hayat vereceğiz?
…Biraz eğitimden sonra nihayet zihnimi boşaltmayı, kendimi kaybetmeyi başardım. Bir çocuk gibi oldum ama cahil, masum bir çocuk değil. Bilge bir çocuk…”
Deneyimler
Koldo ise deneyimler hakkında şöyle söylüyor:
"Hayat boyunca birçok insan somut şeyler arar. Ama somut şeyler bir süre sonra biter. Bu yüzden deneyimlemelisiniz ve kendinize uyan şeyleri bulmalısınız. Hissetmek işte budur.
…Deneyimlerinizi doğrudan kullanabilmeyi beklemeyin. Böyle düşünmeyin. İçinizdeki duygulara dokunan, sizi farklılaştıran ve sizi mutlu eden deneyimlerden bir şeyler öğrenmeye odaklanın.”
Hisset, Düşün, Uygula
Koldo aynı zamanda, yeni şeyler deneyimlemek için hissetmemiz, düşünmemiz ve harekete geçmemiz gerektiğini de söylüyor. Ama tüm bu eylemler birbiri ile uyum içinde olmalı.
Ekliyor:
"Anlamadan, düşünmeden sadece bir şeyi yaparsak ya da birileri bizim için o şeyi yaparsa bu uyum gerçekleşmez.
Bunu kişisel hayatımızda sıkça yaşarız. Duygularımızın, kalbimizin veya içgüdülerimizin bize söylediği şeyler olduğunu biliriz. Ama hissettiğimiz şey yaptığımız şeyle her zaman uyumlu olmaz.
Gerçekleşen olaylar, neye katkıda bulunduğumuz veya sahip olduğumuz deneyim ile uyumlu değildir. İşte bu noktada hiçbir şey hissedemez hale geliriz. İnsan için geçerli olan tüm bu süreçler, şirketler ve organizasyonlar için de geçerlidir. Aslında onlar da birer canlıdır."
Kendinizi Özgürleştirin
Bunları anlattık ama sadece nasıl algılayacağımızı, hissedeceğimizi, düşüneceğimizi ve hareket geçip uygulayacağımızı öğrenerek özgün olabilir miyiz yani?
Koldo’ya göre:
"Hissetme, düşünme ve uygulama, harekete geçme terimlerini sadece birlikte uyumlu olduğu için veya yaygın olduğu için kullanmıyoruz. Bu gerçek bir deneyim. Kopyalamaktan kaçınmanın en önemli nedeni budur. Çünkü kopyalanan her şey geçicidir. Kopyalanan şey, siz değilsinizdir."
İşte bu tekrara, kopyacılığa düşmeden özgün olabilmek için çevrenizi hissetmeli, duygularınızı ve içgüdülerinizi dinlemeli, kendinizi özgürleştirmelisiniz. Veya kendinizi kaybetmelisiniz ki yeniden çok daha güzel şeyler bulasınız! Biraz kaybolmak yeni yolları da beraberinde getirecektir! Tıpkı içinde bulunduğumuz kriz ortamı gibi… :)
Bu yazıda https://corporate-rebels.com/sense-think-act-repeat/ ‘dan yararlanılmıştır.
Bu metinde deneyim sözcüğünün çeşitli karşılıkları üzerinde durarak bilgilerimi tazelemek istiyorum. Tıpkı yeni bir sözcük türetmek için ölü dillere dönerek oradan kök almak gibi, deneyim sözcüğünün çeşitli disiplinlerdeki anlamlarına bakarak yeni fikirle
Felaketi bire bir yaşayanlar oldukça zor bir dönemden geçerken, uzaktan takip eden bizler de ikincil travma sahibi olduk. Hepimiz çalışırken bile haberleri dinliyor, depremzedelerin acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Peki bu süreçte, ikincil travmaya sa
Bu ay okuduğum bir makale* beni kurumsal nezaket kavramını düşünmeye sevk etti. Kurumsal nezaket, bir kurum içerisindeki çalışanların, liderlerin kendi ekip arkadaşlarıyla, müşterileriyle, tedarikçileriyle iletişim kurarken bunu saygı, empati ve nezaket ç
Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz ile yaptığımız toplantıda, üzerinde sonradan da epey düşündüğüm bir soru geldi: ‘Bu kadar yüksek enflasyonun, rekabetin olduğu bir ortamda ben değerler iletişimi ile çalışanların gözündeki inandırıcılığımı nasıl sağlarım, o
Bu blogda bugüne kadar pek çok psikolojik ve hatta edebi olguyu çalışan deneyimiyle ilişkilendirdik. Çalışma hayatı doğası gereği birçok farklı alandan öğeleri içinde barındırıyor ve biz de onu bu öğelerle açıklayabiliyor, anlamlı hale getirebiliyoruz. Bu
2022’yi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık. Ülke gündemi bir yana benim için yeniliklerle dolu bir seneydi. Bu yeniliklerden biri de 4C1H ile başlayan yolculuğum oldu. Temposu yüksek, keyifli ve bir o kadar da öğretici bir yıl geçirdim. Peki neler mi öğre
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.