Müşteri ve/veya paydaşların istek ve ihtiyaçlarının iş geliştirmede kilit rol oynadığı günümüzde, design thinking workshopu oldukça popüler.
Müşterinin ihtiyacına göre çözüm önerileri geliştirirken, var olan problemi eldeki imkanlar ile en yaratıcı şekilde halletmeye odaklı design thinking methodunu bugün birçok şirket aktif olarak kullanıyor. Deloitte’ın Human Capital Trends 2016 araştırması, design thinking ile iş geliştirmesi yapan şirketlerin, daha hızlı büyüdüğünü gösteriyor.
Peki, İnsan Kaynakları ve Design Thinking nasıl bir araya gelebilir?
Yaygın inanış, bu method ile İnsan Kaynaklarının iki farklı dünyaya ait olduğu. Oysa bu sadece doğru bilinen yanlışlardan.
İnsan Kaynaklarının temelinde, performans sistemleri, detaylı programlar, eğitimler gibi belirli formlar olsa da, süreçleri sadece e-mailing iletişimine indirgememek, monotonlaştırmamak ve yapılan işleri birbirinden farklı kılmak oldukça önemli.
Çalışanları, iç müşteri olarak kategorize etmek ve onlara anlamlı, sade ve eğlenceli projeler ile dokunabilmek için istekleri doğru anlayarak yaratıcı çözümler üretmek ve akılda kalan bir müşteri (aday) deneyimi sunmak gerekiyor.
İşte bu noktada, design thinking devreye giriyor!
İK İletişimi profesyonelleri Design Thinking ile ne kazanır?
İlk olarak, gelin, Design Thinking ile İK profesyoneli ne kazanır, ona bir göz atalım.
*İçgörü toplayarak, mevcuttaki ya da hedefteki projeye dair çözüm yolları çizilir.
*Farklı fonksiyonlardaki ekiplere girdi sağlanır.
*Çözülmek istenen problem, tüm yönleriyle tanımlanır.
*Aday deneyimi nasıl geliştirilebilir, bu konu ile ilgili bir yol haritası çıkartılır.
*Aday deneyimi süreci için empati yapılarak, adayların ve uzmanların ihtiyaçları belirlenir.
*Aday deneyimi alanında yeni yaklaşımlar keşfetmek için ilham alınır.
Neden Aday Deneyimi? Neden Design Thinking?
Bir kariyer danışmanlık şirketinin yaptığı araştırma, aday deneyiminin çalışan bağlılığı ve memnuniyetinde sanıldığından daha büyük öneme sahip olduğunu gösteriyor.
Buna göre; bir aday, işe başvururken ortalama olarak 3-4 saatini harcıyor. İşe alım yöneticilerinin %75’inin ise, bu başvurularla ilgilenmesi en fazla 15 dakika sürüyor.
Adayların %60’ı, başvuru sürecinde daha iyi iletişimin, daha pozitif etki yaratacağını söylüyor. Ve yine adayların %60’ı, bu başvuru sürecini kötü bir deneyim olarak paylaşıyor.
Araştırmaya katılan adayların %65’i hiçbir zaman dönüş alamadığını söylerken, bu kişilerin %51’i dönüş alsalar bile bunun 1 aydan önce olmadığını söylüyor.
Bu süreç boyunca kötü bir deneyim geçiren adayların %72’si, etraflarındaki kişiler ile bunu paylaşıyor.
Ara Özet!
Tüm bu rakamsal veriler gösteriyor ki, çalışanı da iç müşteri olarak kabul etmek, ona unutamayacağı, pozitif bir aday deneyimi yaşatmak bugün çalışan bağlılığı ve memnuniyetinin vazgeçilmezlerinden. Bu süreci kurgularken de, yaratıcılığı perçinleyecek, kılavuz olacak bir çalışma methodu olarak Design Thinking’in benimsenmesinde fayda var.
Design Thinking yolculuğundaki İK liderleri hangi soruları sormalı?
Aday deneyiminin öneminin farkına varan liderler, bu süreci kurgularken Design Thinking’i iyi bir rehber olarak kabul edebilir. Design Thinking yolculuğunda, İK profesyoneli kimliklerinin yanı sıra, tasarımcı kimliklerine bürünerek, şu soruları sorabilir ve çözümleri tasarlayabilirler.
''Çalışan deneyimini kurgularken ve geminin yönetimini ele alırken, bu süreci çalışanlar için nasıl iyi bir tecrübe haline getirebilirim?''
''Aday deneyiminin tüm basamaklarına (çalışan ile şirketin ilk temasından, ayrıldıktan sonraki akılda kalıcılığa kadar) nasıl en yaratıcı şekilde dokunabilirim?''
''Bağlı bulunduğum kurumun organizasyonel şartları ile, çözüme giden yolları nasıl birbirine bağlayabilirim?''
İK ekipleri işe nereden başlamalı?
Bu soruların ardından, Design Thinking ile aday / çalışan deneyimi workshopundan faydalı bir sonuç almak için, ekiplerin tüm yaklaşımları insan odaklı ele alması gerekiyor.
Bu ve bunun gibi pek çok soru, organizasyon içindeki mevcut durum ve yaklaşımlarla bir bütün olarak değerlendirilip yanıtlanabilir.
İK ekiplerinin, bir diğer adımı ise, konusunda uzman kişiler ile çalışmak olmalı. Konusunda işinin uzmanı eğitimciler ile çalışılan her Design Thinking workshopu sayesinde, aday deneyimi ile ilgili doğru sorular sormak ve ortaya çıkacak yaratıcı yanıtlar üzerinden kısa ve uzun vadeli çözümlere ulaşmak, rakiplerden farklılaşmak ve adayın kalbine dokunabilmek mümkün!
İK ve Design Thinking workshopu ile aday deneyimi, çalışma ortamı, sistemler, süreçler ve diğer İK prosedürleri ile ilgili, memnuniyeti ve üretimi artıracak yepyeni bir yola girmeye hazır olabilirsiniz!
Kurumunuza en uygun Design Thinking ile Aday / Çalışan Deneyimi workshopu için hello@4c1h.com adresine mail atarak detaylı bilgi alabilirsiniz.
the 4C1H team
Birçok kişinin ve farklı kültürlerin bir arada olduğu çalışma ortamı içinde herkesin aynı şeye inandığı bir ahlak anlayışı yaratabilmek mümkün mü? Evet mümkün! Yazdığımız adımlarla etik bir kültür anlayışı yaratarak…
Uzaktan çalışma disiplini, çalışan deneyimi penceresinde çok yeni bakış açıları kazandırdı. Artık yapılması gerekenler, üzerine düşünülmesi gerekenler çok daha farklı. Bu durumun hem artıları hem eksileri var. Birçok araştırmadan çıkan verileri derledik.
Uzaktan çalışmanın hayatımıza girmesi ile artık bırakmamız gereken alışkanlara bir göz atalım!
Dünya Değerler Günü'nde değerinizi fark edin!
“Az çoktur” yani daha bilinen haliyle “Less is more” tabiri, genellikle mimaride, artık indirgenemeyecek kadar güzel bir şey yaratmak anlamına geliyor. Bu elbette günümüzde bir yaşam tarzı halini aldı ve bu sözden öğreneceğimiz çok şey var!
Uzaktan çalışma kültürü hayatımıza iyice yerleşmişken ve koltuğundan ayrılmaya pek de niyeti yokken, iş dünyasındaki dijital varlığımızı daha görgülü ve saygılı hale getirmek için birkaç ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istedik.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
You may contact us via hello@4c1h.com
or by filling the form below: