Klavyelerin ve dokunmatik ekranların her yaştan insanın yaşamının neredeyse tüm anlarına sızdığı bir çağda, kalem kağıda övgü kulağa romantik gelebilir. Yine de bu basit eylemin nostaljiden öte bir anlamı ve etkisi olduğu pek çok araştırmaya konu olmuş bir gerçek. Elle yazmanın beynin farklı bölümlerini bir arada çalışmaya zorlayarak bilişsel ve ruhsal gelişimi olumlu yönde etkilediğini biliyoruz.
Elle yazarken kullandığımız ince motor beceriler, beyinde yeni nöral bağlantılar kurmamızı sağlayarak beyin gelişimini ve elastisitesini olumlu yönde etkiliyor. Bu dokunsal deneyim, dopamin ve serotonin gibi hormonların salgılanmasını da tetikleyerek genel manada rahatlamamıza ve stresten arınmamıza yardımcı oluyor. Aynı şekilde, elle yazmanın klavyeyle yazmaya kıyasla yavaşlığı, düşüncelerimizi daha yakından analiz etmemizi, aralarından en önemlilerini kayda geçirmemizi sağlıyor.
Ruhsal olarak, düşüncelerimiz ve yazma eylemi arasındaki öznel bağ, ortaya çıkan materyal ne olursa olsun onunla daha derin ilişkiler kurmaya zorluyor bizi. Bu ilişkinin bilgileri hatırlamamızı kolaylaştırdığını ve hafızamızı uzun vadede olumlu yönde etkilediğini biliyoruz. Bunun yanı sıra, elle yazmanın öngörülebilir ritmi, bedeni bir eylemle meşgul ederken daha derin düşünmeyi sağlayan meditatif bir etki yaratıyor.
Bugün ilkel teknolojiler gibi görünen kalem ve kağıtla haşır neşir olmak, tüm bu olumlu etkileriyle bizi nostaljik ve "antika" insanlar yapmanın tam aksine, gelişmiş teknolojilerle daha rahat bağ kurmamızı sağlayacak yaratıcı bir pratik olabilir.
Furkan Çolak
Stratejist & Metin Yazarı
Hikaye anlatıcılığı, insanlarla güçlü bir iletişim ve bağlantı kurmanın etkili yöntemlerinden biri. Aynı zamanda, her beceri gibi, yeterli ilgi ve çalışmayla geliştirilebilen bir beceri.
Yapay zeka, İnsan Kaynakları süreçlerine ciddi bir derecede entegre olmuş durumda. “GenAI One Year Later” başlıklı Gartner Webinar’ında Eser Rızaoğlu’nun aktardığına göre, 2022 yılında İK fonksiyonlarının %52'si GenAI’ı keşif aşamasındayken, bugün %49'u b
Şirket kültürü işe alım ve elde tutma konusunda artık çok kritik bir yerde duruyor. Yakın zamanda yapılan Glassdoor anketi, iş arayanların %77'sinin iş arama sürecinde şirket kültürünü önemli ölçüde dikkate aldıklarını ve bu eğilimin giderek yükseldiğini
İnsanların ofise girdiklerinde veya online bir toplantıya giriş yaptıklarında nasıl hissettiklerini şekillendiren en önemli noktalardan biri şirket kültürü olabilir. Birçok kültür ölçümleme metodu var tabii ama gün sonunda “Sabahları işe gitmek için heyec
Gen Z yeni terimleriyle gümbür gümbür geliyor… Work-life balance değil, work-life blend peşindeler. Hem işlerini yapıp hem de slay etmeyi biliyorlar!
Yaratıcılık inovasyon, problem çözme ve kendini ifade gücü için gereklidir. En parlak zihinler bile yaratıcı engellerle karşılaşabilir.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.