Tam tamına bir yıl önce, 17 Aralık 2019’da dünyada bir salgın olacak ve bildiğimiz her şeyi olmasa da çoğu şeyi unutacağız ve yepyeni şeylere alışacağız deseler inanır mıydınız?
Sizi bilmeyiz ama biz inanmazdık.
İyisiyle kötüsüyle geride bırakmaya hazırlandığımız 2020 yılı, şüphesiz ki bize çok iyi bir öğretmen oldu! En iyi liderlerin bile öngöremediği dönüşümleri, yapmayı düşünmediği değişiklikleri yapmaya bizleri zorladı. İyi ki de zorladı ve bu sayede kısa sürede bolca yol kat ettik.
Hayatımıza yeni girmeyen ama yerini sağlamlaştıran, artık kaçınılmaz birçok şeyi tanıdık bu dönemde. Mesela uzaktan çalışma, mesela wellbeing, mesela kırılgan liderlik… Bir yandan da bazı çok basit şeylerin önemini yeniden fark ettik; öze, temel değerlere ve ihtiyaçlara döndük.
Tüm bu değişimlere bakmaya ne dersiniz?
Çok fonksiyonlu ve dijital bir insan kaynakları yönetimi
Uzun süredir işe alım ve bordro yapmaktan zaten çıkmış olan insan kaynakları departmanı artık çok fonksiyonlu bir hal aldı. Değişimi de oldukça hızlı oldu. Çalışanlara daha yoğun ve kişisel bir destek verilmeye başlanmasının yanı sıra birçok süreçle ilgilenir duruma gelindi. İK ekipleri, yöneticilerle birlikte yeni politikalar üretmek, birçok departmanla daha yakın çalışmak (Hatta tasarımın design thinking aşamasını süreçlere adapte etmek), çok iyi veri okuyup bunları değerlendirmek ve gerekli değişimler için aksiyon almak, süreçleri dijitalleştirip hızlandırmak gibi konularda artık daha da uzmanlaştılar.
Şirketlerde dönüşüm
Değişen ve dönüşen sadece insan kaynakları değil tabi ki. Şirketler çok hızlı bir şekilde teknolojik dönüşüm yaşadı. Her işin uzaktan halledilmesi, İK gibi birçok farklı alanda dijitalleşme ile süreçler hızlandı, sadeleşti. Organizasyon yapısında da sadeleşmeye gidilmesi söz konusu. Bunda elbette çevikliğin katkısı inkâr edilmesi. Kısacası başarılı şirketlerde uyum, esneklik ve katılım değerleri artık vazgeçilmez oldu. Ayrıca tüm organizasyon içinde artık birlik duygusu, bütüne ait olma ve büyük resim etrafında toplanma gibi duygusal dönüşümler de söz konusu.
Gerçek zamanlı ve açık iletişim
Bu dönemde öne çıkmasına bizim en sevindiğimiz şey ise iletişim! Çalışanlardan sürekli geri bildirim almak ve bu geri bildirimleri dikkate alıp değişim yaratmak, onlarla sık sık iletişim haline olup bağ kurmak, çalışanların ailelerini de önemsemek, içeride alınan kararları açıkça çalışanlarla paylaşmak, çalışanların kafasında soru işareti bırakmamak artık çok daha kıymetli. Çünkü belirsizliğin olduğu yerde şeffaf bir iletişim her zaman sakinlik sağlar.
Değişen liderlik anlayışı
İletişimin gelişmesi ile beraber çalışanların sadece çalışan olarak görülmesi artık bitti. Eskiden, çok eskiden insanlardan ailevi meseleleri iş yaşamından ayrı tutulması istenirken, şimdi, çalışanların ailesini de şirkete ait hissettirmek önemli hale geldi. Empati, yeni dönemin vazgeçilmezi oldu ve tüm liderlik şeklini de buna bağlı olarak dönüştürdü. Artık liderler, uzaktan çözüm üreterek değil bizzat çalışanlarının sorunlarını dinleyerek onlara çözüm sunmak durumunda. Elbette bu, karşılıklı güvenin sağlanması ve iletişimin doğru bir şekilde kurulması ile çok ilgili.
İnsan sağlığı güvenliği (Wellbeing)
Çalışanların ihtiyaçlarına cevap vermenin yanında onların sağlığını da korumanın önemi arttı. Çünkü başta söylediğimiz gibi ekstralardan ziyade daha temel ihtiyaçlara yöneldik. Fakat sadece fiziksel değil zihinsel olarak da iyi olma haliyle ilgilenmek, finansal bilgi birikim sağlamak, çalışanların endişelerini azaltacak iletişimler yapmak, hastalık izinlerini artırmak, uzaktan çalışmaya yönelik yan haklar sağlamak ve özellikle uzaktan çalışırken iş-yaşam dengesini kurmayı gözetmek artık daha önemli.
Uzaktan çalışma
Son olarak elbette bu yılın en çok konuşulan konusu… Uzaktan çalışmak bir lüks olmaktan çıktı. Burada zor olan ise hem ekip içinde hem yönetici-ekip arasında iletişimin her zamankinden daha önemli hale gelmesi. Bununla beraber liderlere düşen görev, inisiyatif alınmasına izin verip yapılan işlere fazla müdahil olmaması ve çalışanların iş yaşam dengesini sağlamasına izin vermesi. Uzaktan çalışmanın en önemli getirisi ise artık dünyanın öbür ucundaki birini işe alabilme özgürlüğü sağlaması. Bu hem günümüzde hem gelecekte oldukça heyecan verici bir gelişme.
Sonuç olarak bize bunları öğretip yeni kapılar açan 2020 bitiyor ve bu yıl, birçoğumuzu geleceğin üzerimizde yarattığı/yaratacağı etkiyi düşünmeye sevk etti. Olması beklenen kaçınılmaz değişimler 2020 sayesinde hızlandı ve endüstriler, şirketler ve en önemlisi insanlar çok kısa bir süre içinde bu değişime uyum sağladı. Aynı 2020, hiçbir şey olmasa bile insanların ne kadar dirençli, esnek ve uyumlu olduğunu; şirketlerin ise bu uyumluluk sayesinde neler başarabileceğini gösterdi!
Teşekkürler 2020! Umuyoruz 2021 de en az senin kadar öğretici ama bir tık daha kolay olur! :)
Bu yazıda https://www.cornerstoneondemand.com/rework/2021-HR-Trends-What-Business-Leaders-Can-Expect yazısından ve EX Leaders Network Eployee Experience 2020 Araştırması’ndan yararlanılmıştır.
Günümüzde teknoloji hızla ilerliyor, yapay zekâ ve otomasyon neredeyse her işin bir parçası haline geldi. Artık pek çok işimizi bu teknolojik yardımcılarla daha hızlı ve verimli yapabiliyoruz. Ama ne olursa olsun, iş hayatının merkezinde hala insana özgü
Gün içinde kendimizi akışa kaptırıyoruz. Uzayıp giden yapılacaklar listesi, bitmek bilmeyen toplantılar ve yetişmesi gereken işler arasında kendimizi bir döngüye sıkışmış gibi hissetmek oldukça normal.
İK ekipleri, iki farklı kuşağın arasında kalmış durumda, adeta bir köprü kurma sanatıyla uğraşıyor. Bir tarafta detaylı raporlar ve düzenli toplantılar bekleyenler, diğer tarafta kamerası kapalı toplantıya katılanlar…
Hikaye anlatıcılığı, insanlarla güçlü bir iletişim ve bağlantı kurmanın etkili yöntemlerinden biri. Aynı zamanda, her beceri gibi, yeterli ilgi ve çalışmayla geliştirilebilen bir beceri.
Yapay zeka, İnsan Kaynakları süreçlerine ciddi bir derecede entegre olmuş durumda. “GenAI One Year Later” başlıklı Gartner Webinar’ında Eser Rızaoğlu’nun aktardığına göre, 2022 yılında İK fonksiyonlarının %52'si GenAI’ı keşif aşamasındayken, bugün %49'u b
Şirket kültürü işe alım ve elde tutma konusunda artık çok kritik bir yerde duruyor. Yakın zamanda yapılan Glassdoor anketi, iş arayanların %77'sinin iş arama sürecinde şirket kültürünü önemli ölçüde dikkate aldıklarını ve bu eğilimin giderek yükseldiğini
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.