Yirminci yüzyıl sinemasının dev ismi Orson Welles, bugün hala yaratıcılığın ve yeniliğin sembolü olmaya devam ediyor. Film, radyo ve tiyatro alanındaki çığır açan çalışmaları, hikaye anlatıcılığı ve görsel sanatlar alanında standartları değiştirdi. Welles, 1938'de radyoda yayınladığı ve ülke çapında bir uzaylı istilası paniğine yol açan Dünyalar Savaşı uyarlamasından, magnum opus'u Yurttaş Kane'e kadar, tüm işlerinde her zaman sınırları zorladı ve statükoya meydan okudu.
Welles'in en önemli miraslarından biri yaratıcı anlamda risk almanın önemi. Welles, ister çizgisel olmayan anlatılar, ister derin odaklama gibi sinematografik teknikler, ister dramatik ışıklandırma teknikleri olsun, çağında akla gelmeyecekleri denemekten hiç korkmadı. Keşfedilmemiş alanlara girme ve endüstri normlarına meydan okuma konusundaki büyük inadı, özgün ve son derece etkili eserler yaratmasını sağladı. Örneğin, “Yurttaş Kane”, yenilikçi ışıklandırma teknikleri ve sıradışı bir kamera kullanımı gerektiren, sahnedeki her objenin odakta kaldığı derin odaklama kullanımı açısından devrim niteliğindeydi.
Welles'in yaratıcılığının bir diğer önemli yönü de disiplinler arası yaklaşımıydı. Tiyatro, radyo ve film unsurlarını kusursuz bir şekilde harmanlayarak yaratıcılığın farklı sanat formlarının kesişiminde serpildiğini gösterdi. Fikirlerin bu şekilde hibritlenmesi değişen izleyici kuşaklarını etkilemeye devam ediyor. Shakespeare'den sinemaya uyarladığı Machbet bunun en iyi örneklerinden: Welles tiyatro deneyimini filme aktararak unutulmaz bir başyapıt yarattı.
Welles'in kariyeri aynı zamanda kararlılığın ve inadın sözlük karşılığı gibidir. Sayısız aksilikle karşılaşmasına rağmen, sanatsal vizyonuna hep sadık kalmıştır.
Bugün Welles'ten öğreneceğimiz çok şey varsa da özetleyelim: Yenilikçilik, risk almaktan korkmamak ve duygusal dayanıklılık. Onun mirası bize gerçek yaratıcılığın genellikle korkusuz bir yaklaşımla, disiplinler arası geçişkenlikle ve kişinin kendi vizyonuna sarsılmaz bir inanç duymasıyla mümkün olduğunu öğretiyor.
Furkan Çolak
Stratejist & Copywriter
Birçok kişinin ve farklı kültürlerin bir arada olduğu çalışma ortamı içinde herkesin aynı şeye inandığı bir ahlak anlayışı yaratabilmek mümkün mü? Evet mümkün! Yazdığımız adımlarla etik bir kültür anlayışı yaratarak…
Uzaktan çalışma disiplini, çalışan deneyimi penceresinde çok yeni bakış açıları kazandırdı. Artık yapılması gerekenler, üzerine düşünülmesi gerekenler çok daha farklı. Bu durumun hem artıları hem eksileri var. Birçok araştırmadan çıkan verileri derledik.
Uzaktan çalışmanın hayatımıza girmesi ile artık bırakmamız gereken alışkanlara bir göz atalım!
Dünya Değerler Günü'nde değerinizi fark edin!
“Az çoktur” yani daha bilinen haliyle “Less is more” tabiri, genellikle mimaride, artık indirgenemeyecek kadar güzel bir şey yaratmak anlamına geliyor. Bu elbette günümüzde bir yaşam tarzı halini aldı ve bu sözden öğreneceğimiz çok şey var!
Uzaktan çalışma kültürü hayatımıza iyice yerleşmişken ve koltuğundan ayrılmaya pek de niyeti yokken, iş dünyasındaki dijital varlığımızı daha görgülü ve saygılı hale getirmek için birkaç ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istedik.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
You may contact us via hello@4c1h.com
or by filling the form below: