#HUMANS’ta dünyanın en başarılı markalarının kurum kültürlerini incelemeye Spotify ile devam ediyoruz!
Spotify, müziğin bir nevi yeni ismi. Yolda, okulda, işte, dinlenirken hatta bazen uyurken bile farklı farklı müzik listeleri ile bize eşilk eden Spotify’ın kurum kültürünün en önemli kodlarından biri yine müzik! Spotfiylılara, Spotfiy’ı ve Spotify ruhunu sevdirmek misyonu ile yollarına devam eden ekibin ‘employee engagement’ olayından sorumlu bir takımı var: Social Team. Bu SocialTeam; Pazarlama, Marka ve İnsan Kaynakları ekipleri ile koordineli bir şekilde ilerleyerek etkinlik ağırlıklı bir kültür kurmak için çalışıyorlar.
Birçok yaratıcı insandan oluştuğu için yenilikçi, hepsi Spotify ruhunun bir parçası olduğu için işbirlikçi, ne söylüyorlarsa zaten onu kastettikleri için şeffaf, hissettikleri işi yaptıkları için tutkulu, eğlenceye her zaman evet dedikleri için her daim neşeli bir ekip ile çalışan SocialTeam, CelebrationX serileri ile dünyanın en bilinen festivalleri ile yarışacak derecede başarılı partiler düzenliyorlar. Özetle, insanları müzikle buluşturan bu ekip yaptıkları işin ruhunu yaşıyor, partiliyor!
Netflix’te geçerli olan kuralsız olma kuralı burada da mevcut. Giriş çıkış saatleri, izin zamanları, kılık kıyafet vb. uygulamalar, keskin kurallar ile çevrili değil. Spotify takımının her bir üyesinin aile fertleri ve yakın arkadaşları da bu uyumlu ve eğlenceli kültürün bir parçası olmaya davet ediliyor. Aileler ve arkadaşlar ile kurulan bağın da kurum içinde bağlılık ve memnuniyet getireceğini düşünüyorlar.
Müzik ruhun gıdasıysa, Spotify gibi müziğin tam da göbeğinde çalışan insanların her anlamda sağlıklı olmalarına önem veriyorlar. Çalışan memnuniyetinin spor salonu üyelik indirimlerinden daha fazlasına bağlı olduğunu bilerek mindfulness eğitimleri, sağlıklı beslenme, fizikselin yanısıra zihinsel olarak da iyi olunması ve hissedilmesi gerektiğinin bilinci ile çalışanlarına yeni fırsatlar yaratıyorlar.
Spotify ve Netflix’i bir arada incelediğimizde birçok ortak nokta görüyoruz. İki kurumda da önemli olan, bir markayı kullanan hem içerideki hem dışarıdaki tüketicilerin her alanda kendilerini marka ruhu ile bütünleşmiş hissetmesi. Ve yine aynı tüketicilerin marka ruhunu hissedip bu ruhu sahiplenmesi. Ki burada da çalışan mutluluğunun en temelinde yatan histen bahsediyoruz.
The4C1Hteam
Bu metinde deneyim sözcüğünün çeşitli karşılıkları üzerinde durarak bilgilerimi tazelemek istiyorum. Tıpkı yeni bir sözcük türetmek için ölü dillere dönerek oradan kök almak gibi, deneyim sözcüğünün çeşitli disiplinlerdeki anlamlarına bakarak yeni fikirle
Felaketi bire bir yaşayanlar oldukça zor bir dönemden geçerken, uzaktan takip eden bizler de ikincil travma sahibi olduk. Hepimiz çalışırken bile haberleri dinliyor, depremzedelerin acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Peki bu süreçte, ikincil travmaya sa
Bu ay okuduğum bir makale* beni kurumsal nezaket kavramını düşünmeye sevk etti. Kurumsal nezaket, bir kurum içerisindeki çalışanların, liderlerin kendi ekip arkadaşlarıyla, müşterileriyle, tedarikçileriyle iletişim kurarken bunu saygı, empati ve nezaket ç
Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz ile yaptığımız toplantıda, üzerinde sonradan da epey düşündüğüm bir soru geldi: ‘Bu kadar yüksek enflasyonun, rekabetin olduğu bir ortamda ben değerler iletişimi ile çalışanların gözündeki inandırıcılığımı nasıl sağlarım, o
Bu blogda bugüne kadar pek çok psikolojik ve hatta edebi olguyu çalışan deneyimiyle ilişkilendirdik. Çalışma hayatı doğası gereği birçok farklı alandan öğeleri içinde barındırıyor ve biz de onu bu öğelerle açıklayabiliyor, anlamlı hale getirebiliyoruz. Bu
2022’yi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık. Ülke gündemi bir yana benim için yeniliklerle dolu bir seneydi. Bu yeniliklerden biri de 4C1H ile başlayan yolculuğum oldu. Temposu yüksek, keyifli ve bir o kadar da öğretici bir yıl geçirdim. Peki neler mi öğre
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.