Shakespeare, yüzyıllar önce, 'olmak ya da olmamak' diyerek bireyin varoluş mücadelesini anlattı.

Şirketlerin varoluş mücadesini de 'start up ya da sit down' cümlesi ile anlatabiliriz. Çünkü şirketler için bütün mesele varolmaktır. Ama nasıl?

Varoluşun iki yüzü vardır. Şirketinizi nasıl gördüğünüz ve insanların şirketinizi nasıl gördüğü... Bu iki tarafı dengeye getirmek çok önemlidir. Denge gerçekleşmezse varolayım derken yok olabilirsiniz.

Aslında varoluş meselesini çözmek, şirketinizi sağlam temellere oturtarak büyütmek için yöntem belli. Çare Kurum Kültürü...  Zaten başarılı start up'ların kuruluş aşamasında şirket kültürü yaratmayı çok önemsediklerini ve çalışanların mutluluğunu şirketin merkezine aldıklarını görebiliriz.

Çünkü fikri hayata geçiren insanlardır.

Bunun en büyük örneği Steve Jobs'tır. Onun sadelik ve basitlik arayışı Apple'ı yarattı. Ve biliyoruz ki, Apple kurum kültüründe de sadeliği ve yalınlığı ön planda tuttu. Steve Jobs'ın hızlı toplantılar yaptığını ve iletişimde sadeliği önemsediğini okuduğumuz anılardan biliyoruz.

Bugünün başarılı start up'ları kurum kültürüne ve insana verecekleri değerin, şirket değeri olarak geri döneceğinin farkındalar.

the 4C1H team