En son ne zaman gerçek bir acemi gibi hissettiniz? Yeni bir beceri öğrenirken değil, uzun zamandır yaptığınız bir işte. O meraklılık ve her şeye açık olma duygusunu hala taşıdığınızı söyleyebilir misiniz?
Deneyim kazandıkça, know-how’larla birlikte, yaratıcılığımızı ve sorun çözme becerimizi gölgeleyebilecek no-no’lar, yani öğrenilmiş olmazlar da biriktiririz.
Tecrübeyle gelen bu alışkanlıklar, potansiyel hataları dışarıda tuttukları, işe yaramayacak fikirler veya yöntemlere zaman harcamamızı engelledikleri için iyidirler. Fakat, aynı zamanda bizi konfor alanımıza hapseder, yeni fırsatları fark etmemizin ve alışılmışın dışına çıkmamızın önünde engel oluştururlar.
Zen Budizmi bunun önüne geçmek için bir teknik sunar. “Acemi zihni” anlamına gelen Shoshin, bir konuya bilgi ve deneyimle ilişkili ön yargılar, kabuller ve alışkanlıklardan sıyrılarak, ilk defa görüyormuş gibi yaklaşmayı ifade eder.
Zen Ustası Shunryo Suzuki’nin ünlü bir sözü, Shoshin kavramının özünü şu şekilde ortaya koyar: Aceminin zihninde pek çok olasılık vardır, ustanın zihninde ise çok daha az.
Yani ustalaşmak, bir paradoksu da beraberinde getirir. Bir konu hakkında ne kadar çok bilgi sahibiysek, zihnimizi öğrenmeye o kadar kapatırız. Daha az soru sorar, katkı sağlamaya daha fazla odaklanırız. Japon savaş sanatlarında da kullanılan bu teknik, daralan perspektifimizin dışına adım atarak merak duygusuyla yeniden tanışmamızı sağlar.
Bu nedenle, bildiklerimizi bir kenara bırakarak gerçek bilgeliğe ulaşmamıza yardımcı olan Shoshin, kendimizi öğrenmeye açık tutmak için güçlü bir araçtır.
Selen İyicil Mudun
Content & Account Manager
Güven, bir organizasyonun başarılı olması için temel unsurlardan biri. Çalışanların daha bağlı, daha üretken ve daha mutlu olmasını sağlıyor. Ama şöyle bir şey var: Güven inşa etmek için herkese uyan tek bir tarif yok. Her liderin kendi "gizli sosunu" bul
Yeni bir yıla “merhaba” dedik. Geçtiğimiz yıl başarılar, dersler ve mücadeleler ile dolu bir yıldı. Şimdi ise yeni başlangıçlar yapma zamanı.
Bu yıl, tüm şirketlerin kalbi sayılabilecek İnsan Kaynakları’nda işin İ’sine çift dikiş atma ve K’yi yeniden tanımlama vaktidir!
2024 sizler için nasıl geçti bilmem ama bana çok iyi geldi, özellikle son çeyrek! Öncelikle kendisine ve buraya gelmemi sağlayan kişilere teşekkür ederek, 2025 yılına dair bir manifesto yazmak istedim.
Yoğun toplantılar, teslim tarihleri ve masa başı rutinleri derken iş hayatının temposu bazen enerjinizi tüketebilir. Neyse ki, doğru ilham kaynağıyla motivasyonunuzu yeniden kazanmak mümkün! Beyaz yakalı çalışanların kariyerlerinde ve kişisel gelişim yolc
Bir düşünün, sosyal medyada şu "mutlu cuma" paylaşımları var ya; toplantıdan sonra bir grup çalışanın kahkahası ya da ofis bahçesinde bir kahve molası... Bu tür paylaşımlar, markanızın reklam kampanyalarından çok daha etkili olabiliyor. Çünkü insanlar, di
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.