Dün akşam the HR communicators #18’i, Hacking HR iş birliği ile Dam İstanbul’da gerçekleştirdik!
Organizatörlüğünü Expertera ve Start IST’in üstlendiği geceye biz de the HR communicators takımı olarak destek olduk. Üç farklı oturumda İş Hayatına Anlam Katmak üzerine sohbet ettik.
Start-IST kurucusu Mine Dedekoca moderatörlüğünde, Purposeful Businesss kurucusu Özlem Erol ve BorusanLogistics HR & Strategic Transformation Asst. GM’si Tuğba Paşalı, ilk oturumu gerçekleştirdi. Son yirmi yılda değişen kuşaklar ile birlikte bugün iş dünyasına şirketlerin ve çalışanların nasıl baktığını tartıştık. Hızlı değişen ofis ortamlarını, giderek yaygınlaşan açık iletişim kültürünü Türkiye – Amerika karşılaştırması ile inceledik. Özellikle yeni kuşağın, çalıştıkları kurumların sosyal sorumluluk projelerine, toplumsal faydalarına odaklandığını, gerektiğinde bunu maddi beklentilerin de önüne koyduğunu tartıştık. Kurum değerlerini, kağıtta bırakmayıp hayata geçirenlerin günümüz dünyasında daha başarılı olacaklarını konuştuk.
Akşamın ikinci oturumunu 4C1H kurucusu Pınar Yarar ve Penti İK Direktörü Selim Arda Üçer gerçekleştirdi. Penti’nin Ritmik hikayesi üzerinden, perakende sektöründe çalışanların anlam arayışlarını inceledik. Penti’nin, çalışanını odağına alan işveren markası ve İK uygulamalarından örnekleri hep birlikte masaya yatırdık. Beyaz, mavi ve gri yaka olmak üzere çok farklı sosyo-ekonomik düzeylerde çalışana sahip olan Penti’de, tüm bu çalışanların anlam arayışlarına, isteklerine ve ihtiyaçlarına İK’nın doğru iletişimi ile nasıl yanıt verildiğini gözlemleme fırsatı bulduk.
Makers Türkiye kurucusu Ongun Tan ve Expertera kurucusu Alp Sezginsoy ile akşamın üçüncü ve son oturumunu izledik. Girişimciliğin haz veren ancak çok büyük çoğunlukla da engebeli, inişli çıkışlı yollarında anlam arayışını konuştuk. Yeni nesilin ve X kuşağının iş hayatındaki doyumu nerelerde bulduklarının karşılaştırmasını yaptık ve bugün birlikte çalışmak durumunda olan bu iki kuşağın nasıl orta nokta bulabileceği üzerinden fikirlerimizi tartıştık.
Uzun lafın kısası, Dam İstanbul’un İstiklal Caddesi’ne kuş bakışı bakan manzarası eşliğinde hem uzun zamandır görmediğimiz dostlarımızı gördük hem de her gün birlikte olduğumuz işlerimizdeki benzerliklerimizi, ‘mutluluk’ arayışlarımızı ve bu yaşamlarımızda nasıl anlamlar bulduğumuzu hep birlikte konuştuğumuz çok tatlı bir akşam geçirdik.
Gecenin organizatörlerine, konuşmacılarımız, Hacking HR’a ve tüm the HR communicators takımına çok teşekkür ederiz.
#19’da görüşmek üzere!
the 4C1H team
Bir saate sığdırılmaya çalışılan üç saatlik gündemler, birbiriyle kesişmeyen fikirler ve sonunda “bunu sonra tekrar konuşalım” cümlesi... Çoğumuz bu döngüye aşinayız.
Belirsizliğin giderek arttığı dönemlerde çalışanların motivasyonunu yüksek tutmak, şirketlerin güçlü kalabilmesi için olmazsa olmaz.
Günümüzde teknoloji hızla ilerliyor, yapay zekâ ve otomasyon neredeyse her işin bir parçası haline geldi. Artık pek çok işimizi bu teknolojik yardımcılarla daha hızlı ve verimli yapabiliyoruz. Ama ne olursa olsun, iş hayatının merkezinde hala insana özgü
Gün içinde kendimizi akışa kaptırıyoruz. Uzayıp giden yapılacaklar listesi, bitmek bilmeyen toplantılar ve yetişmesi gereken işler arasında kendimizi bir döngüye sıkışmış gibi hissetmek oldukça normal.
İK ekipleri, iki farklı kuşağın arasında kalmış durumda, adeta bir köprü kurma sanatıyla uğraşıyor. Bir tarafta detaylı raporlar ve düzenli toplantılar bekleyenler, diğer tarafta kamerası kapalı toplantıya katılanlar…
Hikaye anlatıcılığı, insanlarla güçlü bir iletişim ve bağlantı kurmanın etkili yöntemlerinden biri. Aynı zamanda, her beceri gibi, yeterli ilgi ve çalışmayla geliştirilebilen bir beceri.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.