Tükenmişlik konusunun bir türlü bitmediğini dün söylemiştik değil mi? :)
Merak etmeyin, bugün son!
Kişi bazında etkileri gerçekten yıkıcı olabilecek tükenmişlik sendromunun tek sebebi iş hayatı olmamakla beraber, önemli bir etken olduğunu inkâr etmek de doğru olmaz.
Yazımızın son kısmında iş dünyasında, işveren gözünden bu sorun nasıl çözülmeli ve çalışanlara nasıl yaklaşıp çözüm üretmeli, bunlara bakacağız.
Kişi bazında yapılacaklar tamam ama şirketler bu konuda ne yapmalı?
İşverenler, tükenmişliği önleyememenin sonuçlarını genelde maddi kayıplarla ödüyor. Yakın zamanda Amerika’daki araştırmalara göre, işteki devamsızlığın yıllık maliyetinin çalışan başına 2.600-3.600 dolar civarında olduğu söyleniyor. Elbette bu devamsızlığın sebebi, tükenmişlikten doğan stres ve aidiyet hissetmeme; sonucu ise yeni iş arama veya performans düşüşleri.
Neyse ki, tükenmişliği başlangıçta yakalayıp atlatmanın birçok yolu var. İşte en iyilerinden dördü:
1.Güven oluşturun
Güven, iyi işleyen bir organizasyonu olmazsa olmazı.
Çalışanlar kendilerini rahat ifade edemiyorsa, ekip arkadaşlarına güvenemiyorsa, çalışanların işlerine güvenilmeyip mikro yönetim yapılıyorsa, organizasyonda şeffaflık yoksa, organizasyonda iletişim zayıfsa tükenmişlik için her kapı açık demektir.
Ancak işverenler, çalışanlarıyla anlamlı bağlar kurarlarsa, geri bildirim kültürü oluşturursa, çalışan destek programlarına ve çalışanların sağlığına önem verilirse, en önemlisi, çalışanlara inisiyatif verilirse kurum içinde güven yaygınlaşacak ve şirket genelinde hem zihinsel hem de fiziksel sağlıkta bir artış görülecektir.
2.Takdir yayın
Çalışanları motive etmenin en basit ve etkili yollarından biri takdir.
Meslektaşlarından, yöneticilerinden ve diğer liderlerden gerçek takdir sözlerini duyan çalışanlar, gerçekten değerli olduklarını hissederler ve aidiyet duyguları artar. Bu, tükenmişliğin en etkili panzehirlerinden biridir.
Sosyal ve maddi takdir, önemli iki temel bileşendir. Her ikisi de sık sık ve gerçek zamanlı olarak uygulanmalıdır. Bu takdir mekanizması ise tüm ekip üyelerinin dahil olduğu ve birbirilerini de takdir edebildikleri bir ortamda çalışmalıdır.
Maddi takdir ise herkesin zamanı geldiğinde faydalanabileceği ve çalışanlar için gerçekten anlamlı bir ödül ile sağlanmalı. Böylece çalışanların organizasyon içinde kendini değerli hissetmesi de sağlanmış oluyor.
Liderlerin rolü ise burada kilit, çünkü onlar ne kadar takdir yayarsa çalışanlar da onu örnek alacak. Ayrıca bu konuda eğitimler vermek ve bunu bir öncelik haline getirmek de takdir kültürü yaratmakta oldukça etkili.
3.Çalışanlara kulak verin
Tükenmişlik hissedenlerin oldukça azı bu konuda yetkililerle görüşüyor. Bu yüzden çalışanlardan sık sık ve düzenli olarak geri bildirim almak çok önemli. Daha önce söylediğimiz gibi anketler de bunun en etkili yolu. Yine de anketleri beklemeden bir geri bildirim kültürü oluşturmak da sorunları erken tespit etmeye yardımcı olur.
Tabi ki sorunları bilmek yetmez. Bunları hızla çözüme ulaştırmak, geri bildirimlerden bir eylem planı oluşturmak gerekir. Böylece çalışanlar fikirlerini dile getirmekte daha cesur olacak, fikirlerine önem verildiğini hissedecek ve liderlerine olan güvenleri artacaktır.
4.Kültür ve temel değerleri uyumlu hale getirin
Kültürünüzü temel değerlerinizle uyumlu hale getirmek ve çalışanların desteğini almak tükenmişliği önlemeye yardımcı olabilir. Achievers Kültür Raporu’na göre, kişisel değerlerinin şirket değerleriyle çok uyumlu olduğunu hisseden çalışanların şirkete bağlılığı beş kat daha fazlayken, değerleri işverenlerininkiyle uyumlu olmayan çalışanların %59'u kendini şirkete bağlı hissetmiyor. Yani değer uyumu, çalışan bağlılığının bir numaralı belirleyicisi.
Kültürel uyumu yakalamak elbette kolay değil. Şirket içinde bir kültür oluşturmaya başlamak için liderlerin bu kültürün bir örneği olması sağlanmalı, değerler yapılan işin her yönüne dokunmalı ve ekip üyeleri arasındaki bağ güçlendirilmeli. Bu uygulamalar, çalışanları sıkça takdir etmek ve onlardan alınan geri bildirim göre hareket etmek ile birlikte, bir kuruluştaki herkesin hemfikir olmasının en iyi yollarından.
Tükenmişliği önlemek için gerekli adımları atın
Gün geçtikçe daha fazla çalışan tükenmişlik yaşıyor. Amerika’da çoğu çalışan, iş yerinde stresin performanslarını olumsuz etkilediğini ve %50'si bu nedenle en az bir gün işe gitmediğini söylüyor. Çalışanlarınızın geri bildirimlerini dinleyerek ve onları tanıyarak tükenmişliği önlemek mümkün. Büyük ölçüde mümkün.
Hep söylediğimiz gibi, iletişim, birçok sorunu çözen çok etkili bir ilaç. :)
Bu yazıda https://www.achievers.com/blog/burnout-job/ yazısından yararlanılmıştır.
Bu metinde deneyim sözcüğünün çeşitli karşılıkları üzerinde durarak bilgilerimi tazelemek istiyorum. Tıpkı yeni bir sözcük türetmek için ölü dillere dönerek oradan kök almak gibi, deneyim sözcüğünün çeşitli disiplinlerdeki anlamlarına bakarak yeni fikirle
Felaketi bire bir yaşayanlar oldukça zor bir dönemden geçerken, uzaktan takip eden bizler de ikincil travma sahibi olduk. Hepimiz çalışırken bile haberleri dinliyor, depremzedelerin acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Peki bu süreçte, ikincil travmaya sa
Bu ay okuduğum bir makale* beni kurumsal nezaket kavramını düşünmeye sevk etti. Kurumsal nezaket, bir kurum içerisindeki çalışanların, liderlerin kendi ekip arkadaşlarıyla, müşterileriyle, tedarikçileriyle iletişim kurarken bunu saygı, empati ve nezaket ç
Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz ile yaptığımız toplantıda, üzerinde sonradan da epey düşündüğüm bir soru geldi: ‘Bu kadar yüksek enflasyonun, rekabetin olduğu bir ortamda ben değerler iletişimi ile çalışanların gözündeki inandırıcılığımı nasıl sağlarım, o
Bu blogda bugüne kadar pek çok psikolojik ve hatta edebi olguyu çalışan deneyimiyle ilişkilendirdik. Çalışma hayatı doğası gereği birçok farklı alandan öğeleri içinde barındırıyor ve biz de onu bu öğelerle açıklayabiliyor, anlamlı hale getirebiliyoruz. Bu
2022’yi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık. Ülke gündemi bir yana benim için yeniliklerle dolu bir seneydi. Bu yeniliklerden biri de 4C1H ile başlayan yolculuğum oldu. Temposu yüksek, keyifli ve bir o kadar da öğretici bir yıl geçirdim. Peki neler mi öğre
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.