FOW.Conncet 8. webinarını Expertera ve İşin Geleceği Platformu Kurucusu Alp Sezginsoy’un bu haftaki konuğu Sabancı Holding İnsan Kaynakları ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Hakan Timur ile gerçekleştirdik!
Alp Sezginsoy, konuğu Hakan Timur’u ağırlamadan hemen önce, bizlere İşin Geleceği felsefesinden bahsetti:
“FOW (Future Of Work- İşin Geleceği),insanların potansiyelini nasıl ortaya çıkarabileceklerini, dijitalle birlikte gelen yeni iş gücünü, etkinlikleri nasıl oluşturabileceğinin yollarını arayan, anlam odaklı organizasyonlar bütünü.
Gelecek aslında bizim inşa ettiğimiz bir yer. “İşin Geleceği”ndeki amacımız çeşitli ve farklı uygulamaların bir arada konuşulduğu bir alan yaratmak.
Future Of Work - İşin Geleceği; dijitalin her şeyi temelinden değiştirdiği dönemde insanın potansiyelini açığa çıkarmayı bütünsel hale getirebileceğimiz yöntemleri, dijital ile birlikte yeni bizi nasıl keşfedeceğimizi, nasıl inşa edeceğimizi araştırdığımız bir yer!
Alp Sezginsoy’un anlam dolu ve eğlenceli tanıtımının ardından Hakan Timur ile keyifli, ufuk açan güzel bir sohbet başladı. Gelin bu öğretici ve doyurucu sohbetten akılda kalanlara birlikte göz atalım…
İnsan Kaynakları Grup Başkanı olarak atanan Hakan Bey, İnsan Kaynakları görevinin yanına 1 Haziran itibarıyla Sürdürülebilirliği de ekleyerek, her iki görevi birlikte yürütüyor. Sürdürülebilirliğin 5-10 yıllık planlamalar olduğunu ve paydaşların tümünü etkin ve stratejik olarak içine alması gerektiğini düşünen Hakan Bey, paydaşlardan biri olan çalışanın da ele alındığı stratejileri değerli buluyor.
Dünya genelinde yapılan araştırmaya göre şirketlerin %60’ı “Böyle bir süreci yönetmeye ne kadar hazırdınız?” sorusuna aslında hazır olmadıklarını söylemişler.
Sadece ekonomik değil, sosyal ilişkiler, toplumsal sağlık yönünden de hayata dokunan bir durumla karşılaştığımızı söyleyen Hakan Timur, Sabancı Topluluğu olarak 1 Şubat’tan itibaren seyahat kısıtlamaları, uzaktan çalışma modellerine geçiş yaptıklarını ve çevik aksiyonlar aldıklarını belirtiyor.
Aceleci olmak ile hızlı olmak arasında fark olduğunu vurgularken; dinamik bir şekilde süreci yönetmenin, çalışanlar ile etkin bir iletişim kurmanın, çalışanlara güven ortamı yaratmanın, şirket olarak öncelikleri doğru bir şekilde ortaya koymanın ve her şeyden önemlisi çalışan-aile sağlığını gözeterek kararlar almanın gerektiğinin altını çiziyor. Toplumsal izolasyona öncelik verilerek, işin sürekliliğini sağlamak ve adaleti gözetmek gerektiğini düşünüyor.
Sosyal iletişim ağlarını güçlendirdiklerini ve canlı yayınlar yaparak bir araya geldiklerini söyleyen Hakan Timur, bu dönemde kesinti olmadan, verimi kaybetmeden ekibiyle yollarına devam ettiklerini belirtiyor. Aslında mesafelerin birçok insanı ve şirketi düşündüğünden daha fazla yakınlaştırdığına dikkat çekiyor. Tabii ki dijital alt yapıya sahip firmalar bu durumu avantajlı ve etkin kullandılar diye de ekliyor.
Aslında herkes evden çalışırken, CarrefourSA, Enerjisa gibi fiilen dışarıda çalışmaya devam etmek zorunda kalan ekipleri olduğunu da belirtiyor.
Teknoloji ve dijital alt yapı olduğu sürece, performans sistemi, iş modeli olarak uzaktan çalışmaya uygunsanız, ofislere dönüşten ziyade bu durumu kalıcı kabul etmelisiniz.
“Dijital dönüşüm bizi hızlandırdı. İşlerimizde de bunu görüyoruz. Sanal alışverişten korkan jenerasyon bile aslında dijital hayatın kolaylığını gördü. Bunu deneyimledikten sonra kolay kolay eskiye dönüş olmayacaktır.”
“Aslında dönmeyeceğimiz birçok konu da var” diye de ekliyor Hakan Timur: Şirketteki toplantılar, seyahatlerin online olması, zamanın etkili kullanımı, çevresel etki ve maliyet olarak da çok daha tasarruflu... Değişmeyecek ve dönülmez şekilde sürdürülebilirlik artık hayatımızda.
Liderlik ile ilgili değişimden bahseden Hakan Timur VUCA Dünyası diye tabir edilen kavrama da değindi.
VUCA* volatility (uçuculuk), uncertainty (belirsizlik), complexity (karmaşıklık) ve ambiguity (muğlaklık).
Aynı şekilde, belirsizlikle başa çıkabilmek için, en önemli öğrenme becerisininr esillience; yılmazlık olduğunu, bu dönemde eğitimleri etkin bir şekilde kullanma fırsatını sağlayarak adapte olabildiklerini belirtiyor:
“Etkin liderlerin sahip olması gereken iki önemli özellik var: Yapmaları gereken ve sahip olmaları gereken özellikler:”
Yapmaları gereken; VUCA dünyasındaki belirsizliğin içinde pozitiflikle ve güven ile kalıp netlik yaratabilmek. Netliği, mümkün olduğu kadar veri toplayarak, çok kaynaktan çok geniş perspektiften toplanan bu verileri doğru değerlendirerek yakalayabilirsiniz.
Netliğin içerisinde güven oluşturabilmek! Frekansı yüksek daha samimi bir iletişim kurarak, bilmediğinizi samimiyetle söyleyerek, bilenin fikrine başvurarak; samimiyet ile güveni, güven ile netliği sağlayabilirsiniz.
Bu dönemde herkesin çok daha fazla anlam arayışında olduğuna dikkat çeken Hakan Timur, “Sürdürülebilirlik” kavramını daha detaylı açıklıyor.
“İçinde bulunduğum yaptığım işi ne için yapıyorum? Yaptığım işin anlamı ne? Liderler bu anlamı tanımlamalı! O heyecanı hisseden çalışanları bulmak ve onlarla bir arada olmak gerektiğini düşünüyorum. Sahip olmaları gereken sakinlik, yılmazlık, dayanıklılık, veri anlama, çeviklik, cesaret, öğrenebilme, empati, polariteyi yönetebilmekve bunu çalışanlarınızla sürdürebilmek önemli.”
Hızlı davranmak ve aceleci olmadan sakin kalmalısınız. Doğru ve yanlış arasında seçim değil iki doğru iki yanlış arasında polariteyi etkin bir şekilde yürütebilmelisiniz.
Anlam kavramı işin geleceğinin en temel konusu olabilir.
Çevik takımda, gençlerden çok çalışan olduğunu söyleyen Hakan Timur gözlemlerine ve gençleri motive eden çalışma şekillerine de değindi. Şu an çalışan takımın ve sürdürülen yöntemin 10 sene sonra kendi yönetecekleri Sabancı Topluluğunu yarattığını ve bunu yaratanın kendileri olduğunu bilmelerinin onları motive ettiğini belirterek “Gençlerin geleceği şekillendirebileceğini hissetmesi, bu amaç için çalışabilmesi çok önemli.” diyor.
Alp Sezginsoy’un bu dönem fırsatların ve tehditlerin neler olduğunu düşünüyorsunuz, sorusuna Hakan Timur şöyle cevap veriyor;
Expertera kurucusu Alp Sezginsoy ekliyor: “Kendi anlamını, amacını bul, ona uygun çalış!”
Yılmazlık, veri yönetimi, samimiyet, güven, netlik ve pozitiflikten bahsettiğimiz FOW.Connect #8’in akılda kalanlar yazımız burada sona eriyor!
Sohbetimize ortak olduğunuz için teşekkür ederiz!
Yaratıcılık inovasyon, problem çözme ve kendini ifade gücü için gereklidir. En parlak zihinler bile yaratıcı engellerle karşılaşabilir.
Otokontrol; kişilerin kendi davranışlarını, düşüncelerini ve duygularını yönetebilme yetisine denir. Hem özel hayatımızda hem de iş yaşamında başarılı olmak için bilinçli bir şekilde geliştirilmesi gereken becerilerden biridir.
“Acemi zihni” anlamına gelen Shoshin, bir konuya bilgi ve deneyimle ilişkili ön yargılar, kabuller ve alışkanlıklardan sıyrılarak, ilk defa görüyormuş gibi yaklaşmayı ifade eder.
Boston Consulting Group’un Haziran 2024 tarihli raporuna göre, dünyadaki çalışanların nerdeyse yarısı kariyerlerinin bir döneminde tükenmişlikle karşılaşmış. Çalışanları büyük oranda bu durumdan koruyan ise kapsayıcılık. Şirketinde değer gören, saygı duyu
Yirminci yüzyıl sinemasının dev ismi Orson Welles, bugün hala yaratıcılığın ve yeniliğin sembolü olmaya devam ediyor.
İş dünyasında sıkça "doğru iletişim kurmak" gerektiğinden bahsediyoruz. Problemlerimizi doğru anlatmak, daha iyi sunumlar yapmak, fikirlerimizi daha net bir şekilde ifade etmenin yöntemlerini araştırıyoruz.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.