İşverenlerin, çalışanları ofislere geri isteği, uzaktan çalışmayı yeni normal olarak benimseyen ve bunu bırakmak istemeyen kişilerde bir çatışmaya yol açtı.
Bloomberg’in Haziran’da yayınlanan ve çalışma hayatının değişiminden pek de hoşnut olmayan kişilerin hikayelerinin anlatıldığı yazısını iki kısımda sizin için derledik.
Yazının ilk kısmıyla başlayalım ve insanların motivasyonlarına bir göz atalım:
Altı dakikalık bir toplantı, Portia Twidt'i işini bırakmaya zorladı. Portia, uzaktan çalışma vaadiyle şirkete çekilmiş ve şubat ayında Araştırma Uyum Uzmanı olarak göreve gelmişti. Sonra ofise geri dönme teşvikleri başladı ve toplantı davetleri yığıldı. Son damla ise birkaç hafta önce geldi: 360 saniyelik bir yüz yüze görüşme talebi... Portia giyindi, iki çocuğunu kreşe bıraktı, ofise gitti, kısa bir brief sohbeti yaptı ve işinin bittiğine karar verdi. Georgia, Marietta'da yaşayan 33 yaşındaki Twidt, “Halbuki daha yeni başlamıştım.” dedi.
Aşılar sayesinde koronavirüs pandemisi azalırken, bazı işverenlerin insanları tekrar ofislere geri döndürme isteği, uzaktan çalışmayı yeni normal olarak benimseyen çalışanlarla arada çatışma yarattı.
Google'dan Ford Motor Co.'ya ve Citigroup Inc.'e kadar pek çok şirket daha fazla esneklik sözü verirken; birçok üst düzey yönetici, ofislerde olmanın önemini yeniden övmeye başladı. Bazıları, iş birliğini ve şirket kültürünü azalttığını söyleyerek uzaktan çalışmanın tehlikelerinden yakındı. JPMorgan Chase & Co.'dan Jamie Dimon yakın tarihli bir konferansta bunun "işi aceleye getirmek isteyenler için" işe yaramadığını söyledi.
Ancak birçok çalışan o kadar emin değil. Geçen yıl, kalabalık trenlerde veya otoyollarda uzun yolculuklar yapmaya gerek olmadan, işlerin her yerden yapılabileceğini kanıtladı. Bazı insanlar taşınma kararı aldı. Diğerlerinin ise virüs hakkında endişeleri ve aşı karşıtı çalışma arkadaşları konusunda tereddütleri var.
Twidt için, bazı patronların, özellikle de uzaktan çalışmaya daha az aşina olan bir neslin, çalışanların sıkı kontrolünü yeniden kazanmaya hevesli olduğunu düşünüyor. “Bizi göremezlerse çalışmadığımızı düşünüyorlar.” diyor ve “Bu bir boomer güç oyunu.” diye ekliyor.
Pandemi sonrası çalışma hayatının tam olarak nasıl görüneceğini söylemek için henüz erken. Güvenlik şirketi Kastle Systems tarafından derlenen endekse göre, ABD'deki ofis çalışanlarının yaklaşık %28'i ofislerine geri döndü. Pandemi hala devam ederken, aşılanma tam bitmemişken ve kreşler, okullar gibi kurumlar bu şekilde düzensizken, birçok işveren hala hoşgörülü davranıyor.
Ancak ofise dönüşler hızlandıkça bazı çalışanlar farklı seçenekler isteyebiliyor. Mayıs ayında 1.000 ABD'li yetişkinle yapılan bir anket, %39’luk bir kesimin işverenlerinin uzaktan çalışma konusunda esnek olmaması durumunda işten ayrılmayı düşüneceğini gösterdi.
Esnek istihdama odaklanan bir iş-hizmet platformu olan FlexJobs'un CEO'su Sara Sutton, araştırmayı “Onlara bir alkış!” diyerek yorumladı ve ekledi: “Uzaktan çalışma ve hibrit burada kalacak.”
Nisan ayında yayınlanan 2.100 kişilik bir FlexJobs anketine göre, işe gidip gelme zahmeti ve maliyet tasarrufu, uzaktan çalışmanın en büyük faydası. Ankete katılanların üçte birinden fazlası, uzaktan çalışarak yılda en az 5.000 dolar tasarruf ettiklerini söyledi.
Hollanda'da yaşayan 30 yaşındaki bir yazılım geliştiricisi olan Jimme Hendrix, çalıştığı web uygulama şirketi şubat ayında çalışanlarını ofise geri getirmeye hazırlanırken, aralık ayında işinden ayrıldı. Hendrix, “COVID sırasında evden çalışmaktan ne kadar keyif aldığımı görmeye başladım.” dedi. Şimdi serbest çalışıyor ve kız arkadaşının sanat işini büyütmesine yardımcı oluyor. Her gün iki saatini işe gidip gelmeye ayırırken; şimdi çift, arabalarını satıp bisiklet almayı düşünüyor. Sadece bu da değil, uzaktan çalışmanın en büyük faydalarından birinin zaman kontrolüne sahip olmak olduğunu da ekliyor: “Evde ne istersem yapabilirim. Akşamı beklemeye kalmadan ufak bir ev işi ya da hızlı bir yürüyüş…”
…
Yazının devamı yarın sizlerle!
Birçok kişinin ve farklı kültürlerin bir arada olduğu çalışma ortamı içinde herkesin aynı şeye inandığı bir ahlak anlayışı yaratabilmek mümkün mü? Evet mümkün! Yazdığımız adımlarla etik bir kültür anlayışı yaratarak…
Uzaktan çalışma disiplini, çalışan deneyimi penceresinde çok yeni bakış açıları kazandırdı. Artık yapılması gerekenler, üzerine düşünülmesi gerekenler çok daha farklı. Bu durumun hem artıları hem eksileri var. Birçok araştırmadan çıkan verileri derledik.
Uzaktan çalışmanın hayatımıza girmesi ile artık bırakmamız gereken alışkanlara bir göz atalım!
Dünya Değerler Günü'nde değerinizi fark edin!
“Az çoktur” yani daha bilinen haliyle “Less is more” tabiri, genellikle mimaride, artık indirgenemeyecek kadar güzel bir şey yaratmak anlamına geliyor. Bu elbette günümüzde bir yaşam tarzı halini aldı ve bu sözden öğreneceğimiz çok şey var!
Uzaktan çalışma kültürü hayatımıza iyice yerleşmişken ve koltuğundan ayrılmaya pek de niyeti yokken, iş dünyasındaki dijital varlığımızı daha görgülü ve saygılı hale getirmek için birkaç ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istedik.
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
You may contact us via hello@4c1h.com
or by filling the form below: