Hafta başında ilgi alanımıza giren bir araştırmanın sonuçları ile ilgili bir yazı okuduk.
Araştırma, temelinde mutluluk ile ilgili.
Aslında, bizi uzun zamandır takip ediyorsanız, ‘mutluluk’ ya da ‘iş yerinde aile olma’ gibi (100-1000 kişilik ailelere, iş ortamında, aile ortamındaki gibi koşulsuz sevgilere inanmıyor, takım ruhuna inanıyoruz. Sonsuz bir mutluluğa inanmıyor, anda ve doyumlu hissetmeye inanıyoruz.) kavramlara tepkili olduğumuzu biliyorsunuzdur. Ancak bu araştırmada, ‘anlam bulmak’ gibi yanıtları görünce, incelemeye karar verdik. Çünkü araştırma gösteriyor ki, anlamlı bir hayata ya da işe sahip olmak, ülkemizdeki insanlar için iyi bir mutluluk kaynağı.
Gelin, konuyu en başından biraz özetleyelim:
Ipsos, ülkelerin genel mutluluk durumları üzerine bir araştırma yapmış.
Mayıs-Haziran’19 tarihlerinde, Türkiye dahil toplam 28 ülkenin katıldığı bu araştırmaya göre, küresel bazda kişilerin mutluluk oranlarında düşüş söz konusu.
Araştırmanın ilk kez yapıldığı yıl olan 2011’de, küresel mutluluk oranı %77’yken, bu sene bu oran %64. En mutlu ülkeler, Avustralya ve Kanada. En az mutlu hissedenlerse Rusya, İspanya ve Arjantin.
Tüm dünyada düşen mutluluk oranlaırına karşın, Türkiye’deki katılımcıların %53’ü kendisini çok veya yeterince mutlu olarak hissediyor.
Orta&üst gelir sınıfı ve internet erişimi olan nüfusun dahil edildiği ankete göre, Türkiye’den katılanların %64’ü sağlıklı olmalarının, %60’ı ise yaşamlarının anlamlı olduğunu hissettmelerinin mutlu olmak için yeterli olduğunu söylüyor.
Türkiye için liste şu şekilde devam ediyor:
%59, anlamlı bir işte çalışmayı,
%58,hayatlarının kontrollerinde olduğunu hissetmeyi,
%57’si, ülkenin iyi durumda olmasını ve eş ya da partnerleri ile ilişkilerinin iyi olmasını mutlu olmak için yeterli bir kaynak olarak gösteriyor.
Küresel ortalamada ise, %55 ile sağlıklı olmak, %48 ile eş ya da partnerler ile iyi ilişkiler, mutluluk sebebi olarak görülüyor. %47 anlamlı bir yaşama odaklanırken, % 45, kendini güvende hissetmeye önem veriyor.
Anket sonuçları da gösteriyor ki, ülkemizde mutlu hissetmenin sırrını aslında bir çok kişi çoktan çözmüş. İnsanlar, anlam arıyor, doyumlu hissetmek ve kıymet verildiğini bilmek istiyor. İşveren markası ve çalışan bağlılığı süreçlerini inşa eden İK ekipleri, bu anketi kapsamlı bir rehber olarak kullanabilir. Kişilerin kendilerini ‘mutlu’ hissetmelerini sağlıktan sonra anlamlı bir işe ve yaşama sahip olmaya bağladığı günümüz Türkiye’sinde, odağına insanı, haliyle çalışanlarını ve isteklerini alan kurumlar, uzun vadede çok daha başarılı ve kalıcı olacak gibi gözüküyor.
Daha detaylı bilgi için bknz: https://www.bundlehaber.com/detay/ad89249b-d589-4074-aa39-617994806773?l=1
Güven, bir organizasyonun başarılı olması için temel unsurlardan biri. Çalışanların daha bağlı, daha üretken ve daha mutlu olmasını sağlıyor. Ama şöyle bir şey var: Güven inşa etmek için herkese uyan tek bir tarif yok. Her liderin kendi "gizli sosunu" bul
Yeni bir yıla “merhaba” dedik. Geçtiğimiz yıl başarılar, dersler ve mücadeleler ile dolu bir yıldı. Şimdi ise yeni başlangıçlar yapma zamanı.
Bu yıl, tüm şirketlerin kalbi sayılabilecek İnsan Kaynakları’nda işin İ’sine çift dikiş atma ve K’yi yeniden tanımlama vaktidir!
2024 sizler için nasıl geçti bilmem ama bana çok iyi geldi, özellikle son çeyrek! Öncelikle kendisine ve buraya gelmemi sağlayan kişilere teşekkür ederek, 2025 yılına dair bir manifesto yazmak istedim.
Yoğun toplantılar, teslim tarihleri ve masa başı rutinleri derken iş hayatının temposu bazen enerjinizi tüketebilir. Neyse ki, doğru ilham kaynağıyla motivasyonunuzu yeniden kazanmak mümkün! Beyaz yakalı çalışanların kariyerlerinde ve kişisel gelişim yolc
Bir düşünün, sosyal medyada şu "mutlu cuma" paylaşımları var ya; toplantıdan sonra bir grup çalışanın kahkahası ya da ofis bahçesinde bir kahve molası... Bu tür paylaşımlar, markanızın reklam kampanyalarından çok daha etkili olabiliyor. Çünkü insanlar, di
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.