Aman nasıl olacak, nasıl iletişim kuracağız, nasıl çalışacağız, toplantılar ne olacak diye endişelenirken uzaktan çalışmaya öyle ya da böyle herkes alıştı. Hatta itiraf edin, bazen durup soruyoruz: “Eski normal nasıldı?”
Uzaktan çalışma kültürü bize bazı şeyler kattı, bazı şeyleri ise yavaş yavaş sildi, belki daha da silecek. Kesin olansa, bu durumun çok iyi bir öğretici olduğu.
Uzaktan çalışma disiplini, çalışan deneyimi penceresinde de çok yeni bakış açıları kazandırdı. Artık yapılması gerekenler, üzerine düşünülmesi gerekenler çok daha farklı. Bu durumun hem artıları hem eksileri var.
Birçok araştırmadan çıkan verileri sizler için derlemek istedik.
“Çöp kutusunda buluşalım...”
İlkokulda arkadaşlarınıza böyle notlar gönderen ve çöp kutusunda zaten ucu açık olan kalemlerimizi açıp muhabbet eden bir nesildik. E ofiste de bu durum bazen yol üstünde bazen de mutfakta devam ediyordu. Şimdi bazen kendimizi yalnız hissetmemiz doğal. İş için görüşebiliriz, toplantılarda görüşebiliriz ama hiçbiri elimizde fincanımızla ayaküstü bir sohbetin yerini tutmayacak.
Esnek dedik ama…
Genel olarak çalışma alanlarını, saatlerini seçmekte özgür olmak iyi hissettirse de genele uyup zaman anlayışlarını eşleştirmek önemli. Herkesin zaman çizelgesine uygun ilerlemek, planlı programlı bir yol izlemek, daha kapsayıcı olmak bir gereklilik. Fakat teknolojinin getirdiği bir güzellik var ki, uygun olmayıp katılım sağlanmayan toplantıları kaydedip katılamayanlarla paylaşmak gibi yeni nesil toplantı kuralları gelişebilir.
Set edilmeye yer kalmayan “meeting”ler…
Ayaküstü sohbetler bitti demiştik. Bunun bir diğer kötülüğü ise çalışma arkadaşının masasına gidip kısa sürede halledilebilecek bir konu için toplantı organize etmek gerekmesi. Haliyle toplantılarda da bir artış yaşanıyor ve bu da yorgunluğa ve yoğunluğa sebep oluyor. Ayrıca insanların toplantının arka planında işlerlerine devam edip toplantıya %100 kendini verememesi veya toplantıya düşük katılım gösterilmesi gibi dezavantajlar da var.
Bazı şeyler sadece şehir efsanesi!
Uzaktan çalışma özellikle bazı yöneticiler için büyük bir önyargıydı. Çalışanlar ne zaman, nasıl çalışacak, istediğimde çalışanıma ulaşabilecek miyim, odaklanabilecekler mi, iş birliği zor olacak mı gibi kafalarda birçok soru vardı. Fakat genel olarak sonuçlar gösterdi ki korkulacak hiçbir şey olmadan, hatta belki ofistekinden daha verimli olarak evde çalışabilmek mümkün!
Birazcık çizgiyi çekelim
Esnek çalışmak güzel tabii ki. Yeri geliyor biraz ailemize zaman ayırıp işimize devam ediyoruz, yeri geliyor erken başlayıp günü erken bitiriyoruz. Fakat genelde çalışma saatlerinin normal saatlerin sonrasına sarkması söz konusu. Microsoft’un yaptığı araştırma gösteriyor ki evde olmak, sürekli uygun olmak gibi bir algı yaratıyor. Örneğin aile yemeği sırasında gelen bir mail bir anda sizi işe döndürüp üstünüzü ya da astınızı da etkileyebiliyor. Bu yüzden bazı Microsoft ekipleri akşam mailleri konusunda katı kurallar belirlemiş ve akşam atılan mailleri ileri tarihli mail kurulumunu kullanarak gündüz saatinde gönderme kararı almışlar.
Kapalı kapılara yer yok!
Bu dönemin çoğu şirkete büyük getirilerinden biri ise şeffaflık oldu. Birçok çalışan, uzaktan çalışma konusunda hem işverene hem müşterilere şeffaf geri bildirimler vermeye başladı. Hatta bazı firmalar bu konuda vloglar yayınladı, canlı yayınlar yaptı… Aynı şekilde işverenler de çalışanlara ve müşterilere karşı daha şeffaf bir yaklaşım benimsedi. Tüm bunlar da elbette bir güven ortamı yaratılmasını sağladı.
Bu dönemde bazen esnedik, bazen daha da katılaştık. Ama kesin olan bir şey var ki o da hepimiz iyi ya da kötü bir şeyler öğrendik. Öğrenmeye de devam edeceğiz.
Umuyoruz ki öğrendiğimiz her şey daha sağlam adımlar atmamızı sağlar ve işin geleceğini daha parlak ve daha güçlü oluşturmamıza yardımcı olur!
Uzaktan çalışma kültürünün artıları ve eksileri ile şirket kültürünüze adapte olabilmesi için dilediğiniz zaman hello@4c1h.com 'a yazabilirsiniz. İhtiyaçlarınızı birlikte belirleyelim, haritanızı birlikte çizelim!
Bu yazıda https://insights.office.com/workplace-analytics/remote-work-data/ linkinden faydalanılmıştır.
#4C1H #HUMANS #Remote #UzaktanÇalışma
İK ekipleri, iki farklı kuşağın arasında kalmış durumda, adeta bir köprü kurma sanatıyla uğraşıyor. Bir tarafta detaylı raporlar ve düzenli toplantılar bekleyenler, diğer tarafta kamerası kapalı toplantıya katılanlar…
Hikaye anlatıcılığı, insanlarla güçlü bir iletişim ve bağlantı kurmanın etkili yöntemlerinden biri. Aynı zamanda, her beceri gibi, yeterli ilgi ve çalışmayla geliştirilebilen bir beceri.
Yapay zeka, İnsan Kaynakları süreçlerine ciddi bir derecede entegre olmuş durumda. “GenAI One Year Later” başlıklı Gartner Webinar’ında Eser Rızaoğlu’nun aktardığına göre, 2022 yılında İK fonksiyonlarının %52'si GenAI’ı keşif aşamasındayken, bugün %49'u b
Şirket kültürü işe alım ve elde tutma konusunda artık çok kritik bir yerde duruyor. Yakın zamanda yapılan Glassdoor anketi, iş arayanların %77'sinin iş arama sürecinde şirket kültürünü önemli ölçüde dikkate aldıklarını ve bu eğilimin giderek yükseldiğini
İnsanların ofise girdiklerinde veya online bir toplantıya giriş yaptıklarında nasıl hissettiklerini şekillendiren en önemli noktalardan biri şirket kültürü olabilir. Birçok kültür ölçümleme metodu var tabii ama gün sonunda “Sabahları işe gitmek için heyec
Gen Z yeni terimleriyle gümbür gümbür geliyor… Work-life balance değil, work-life blend peşindeler. Hem işlerini yapıp hem de slay etmeyi biliyorlar!
Suadiye Mahallesi Bağdat Caddesi
No:399/B K:1 D:1
Kadıköy/İstanbul
Formu doldurarak veya
hello@4c1h.com email adresi ile bize ulaşabilirsiniz.